Atatürk
Ana Sayfa Blog Sayfa 164

DEVLET, ENGELLİ MEMURA BAKIŞINI DEĞİŞTİRMELİ 03 Aralık 2020, Perşembe | 08:22

0

 

03 Aralık 2020, Perşembe | 08:22

 

TÜRK BÜRO-SEN GENEL BAŞKANI OSMAN EKSERT’İN YAZILI BASIN AÇIKLAMASI

Ülkemizde engelli vatandaşlarımızın istihdamlarına özel sektörde gereken önem ve hassasiyet gösterilmediği gibi, maalesef Kamuda da gerekli istihdam yaratılmamıştır.      

Yasa gereği toplam kamu personelinin %3’ü oranında engelli personel istihdam etme şartı olması ve her yıl bunu dile getirmemize rağmen, maalesef Kamuda bu sayıya ulaşmak hayalden öte gitmiyor.      

Yaklaşık 3 milyon memurun çalıştığı Kamuda, yine yaklaşık 90 bin engelli çalıştırılması gerekirken, bu rakam Aile, Çalışma Ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı 2020 yılı Temmuz ayı rakamlarına göre 57.408’dir.

Bilindiği üzere Covid-19 salgını ile normal şartlarda dahi iş bulmakta zorlanan engelli vatandaşlarımız, pandemi sürecinde hiç iş bulamamaktadır. Bu sebeple engelli vatandaşlarımız umudunu kamuya bağlamış, Hükümetten yardım istemektedir.

Engelli Kamu Personeli Seçme Sınavına bir çok engelli vatandaşımız katılmış olup, sonuçların en kısa sürede açıklanması ve atamaların ivedilikle yapılması gerekmektedir. Devletimiz engelli vatandaşlarımıza sahip çıkmalıdır.

Kamuda dahi engelli istihdamında bu denli eksiklikler yaşanırken, özel sektörün engellilere karşı hassas davranmasını beklemek hayalperestlikten öteye geçmemektedir.

657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda belirtilen %3 engelli çalıştırma zorunluluğu engellilerin işe alınması için azami bir sınır teşkil etmemeli, aksine asgari bir sınır olarak belirlenmelidir.

DEVLET YÖNETİMİNİN ENGELLİ MEMURA BAKIŞI YIKILMALIDIR

Engelli insanların yaşadıkları sorunlar sadece kendilerinin değil; ailelerinin, çevrenin, toplumun, kısacası tüm insanların ortak sorunudur. Bir insanın engelli olmasının; onun diğer insanlar gibi yaşaması, sıkıntı ve zorluklara rağmen başarılı olması için yaşama sevincini hiçbir şekilde kaybetmemesi gerekmektedir.

Çağdaş dünyanın geldiği ileri noktada engelli vatandaşlarımıza, eğitim, istihdam, barınma, rehabilitasyon ve bakımının sağlanması, ailelerinin desteklenmesi, engellilerimizin üreten bireyler olarak kendi kendilerine yeterli duruma gelmeleri, yaşam şartlarının iyileştirilmesi ve kolaylaştırılması sosyal bir devletin asli görevidir.

Kamuda istihdam edilen engelli memurlarımıza maalesef Devletin bakışı, engellidir. Engelleri zihinlerinde yıkamayanlar, engelli memurlarımıza ikinci sınıf devlet memuru muamelesi yapmakta, sadece 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda yazıldığı için istihdam ediyoruz düşüncesindedir.

Kamuda istihdam edilen engelli memurlara, “zaten iş yapmalarını beklemiyoruz” gibi çirkin bir düşünceyle, görevleriyle ilgili de hiçbir eğitim verilmemektedir. Devlet yönetimi bu kötü düşünceden vazgeçerek, istihdam edilen engelli memurlara gerekli eğitimleri vermeli ve çalışma hayatında engelli memurlarımızın aktif rol almasını sağlamalıdır. Devletin yönetici ve bürokratlarından, Engelli Memurlara “engelsiz bakmalarını” talep ediyoruz.

KAMUDA İSTİHDAM EDİLEN ENGELLİ MEMURLARIMIZIN SORUNLARI BÜYÜYEREK ARTIYOR

Halen Kamuda çalışan engelli arkadaşlarımızın acilen çözülmesi gereken başlıca sorunları,

-Bir defaya mahsus olmak üzere aldıkları eğitimlere uygun kadrolara atanmaları,

-Belirli bir mesleği bulunan engellilerin mesleği dışında çalıştırılmaması,

-Mesleği olmayan engellilerin, özür durumuna göre yapabilecekleri hizmetlere ait kadrolarda çalıştırılması,

-Özür artırıcı ve ek özür getirici işlerde çalıştırılmaması,

-Engelli personelin görevde yükselmelerindeki engellerin kaldırılması,

-Çalışmalarını kolaylaştıracak araç ve gereçlerin sağlanması,

-Engelli personele mesai saatleri dışında görev verilmemesi

Konularında acilen tedbirler alınıp, bu sorunlar en kısa zamanda çözüme kavuşturulmalıdır.

Türk Büro-Sen olarak, engelli memurlarımız adına bugüne kadar vermiş olduğumuz mücadelemize, bundan sonra da aynı kararlılıkla devam edeceğiz.

 

Her kişinin potansiyel birer engelli adayı olduğunu hatırlatarak, engelli vatandaşlarımızın yılda bir defa değil 365 gün yanlarında olduğumuzu, kamuoyuna saygıyla duyururuz.

 

ŞUBE BAŞKANLARIMIZ VE İL TEMSİLCİLERİMİZ İLE TELEKONFERANS TOPLANTIMIZIN 2. BÖLÜMÜNÜ YAPTIK 02 Aralık 2020, Çarşamba | 13:30

0

 

02 Aralık 2020, Çarşamba | 13:30

 

Bilindiği üzere ülkemizi ve dünyayı etkisi altına alan Covid-19 virüsü sebebi ile fiziki ortamda bir araya gelemediğimiz Şube Başkanlarımız ve İl Temsilcilerimiz ile 02.12.2020 tarihinde 2. Grup toplantımızı telekonferans üzerinden gerçekleştirdik.

Toplantıda Genel Başkanımız Osman Eksert, Genel Başkan Yardımcılarımız Hüseyin Aslan, Bayram Ali Oymak, Kadir Polat, Nebi Yay, Vedat Ulu, Gürkan Orhan ile,  Adıyaman, Ankara 2, 11, 13  Nolu, Denizli, Düzce, Giresun, Karabük, Kastamonu, Kırşehir, Kocaeli, Konya 1 Nolu, Osmaniye, Sinop, Şanlıurfa ve Yozgat Şube Başkanlarımız ile İl Temsilcilerimiz katıldı.

Genel Başkanımız Osman Eksert toplantıya, “Hepiniz biliyorsunuz ülke olarak çok zor bir dönemden geçiyoruz. Bu süreci maske, mesafe ve hijyen kuralı ile Allah’ın da izni ile atlatacağız. Bu vesile ile sağlık çalışanlarımıza tekrar teşekkür etmek istiyorum” diyerek başladı.

Eksert, “Bu hastalık sürecinde kamuda dönüşümlü çalışma uygulamasına geçildi. Ancak görüyoruz ki bazı illerde Cumhurbaşkanlığı genelgesi uygulanmıyor. Ayrıca kabine toplantısının ardından alınan karar ile kamuda mesai saatleri 10:00 – 16:00 olarak değiştirildi. Konuyla ilgili genelge de yayınlandı. Sağlık, güvenlik gibi kurumlarımız bu mesai uygulamasının dışında bırakıldı. Biz kamuda dönüşümlü mesai ve yeni çalışma saatlerinin uygulamasını takip ediyoruz ve gerek görülen yerlerde genelgelerin uygulanması için ilgili kurumlara yazı yazıyoruz.  Biliyoruz ki dönüşümlü çalışma döneminde iş yükü arttı. Bu sebeple kamu da personel eksikliğinin giderilmesi ile ilgili taleplerimizi de kurumlara iletiyoruz.

Bu dönemde işçileri ilgilendiren birçok konu gündeme geldi ancak İşçi Sendikaları gerek görülürse üretimden gelen güçlerini durduracaklarını açıklayarak, bu çalışmaların hayata geçmesini engelledi. Bu tehlike maalesef memurlarımız için de vardır. Hepiniz biliyorsunuz ki Hükümet geçmişten bu güne kadar kamuda personelin fazla olduğunu ve iş güvencesinin kaldırılması gerektiğini savunmaktadır. Memur Sendikalarının grev hakkı olmadığını hatırlatarak, pandemi sürecinde de alınan tedbirlere uyarak, özveri ile çalışmalarımızı sürdürmeliyiz. Salgın döneminin bahane edilerek, memurlarımızın iş güvencesinin kaldırılmasına asla müsaade etmeyeceğimizi bir kez daha  belirtiyorum.

Sözleşmeli çalışanların kadroya geçirilmesi talebimizi, kurumlarda faklı şekilde uygulanan istihdam şekillerinin tamamen kaldırılarak, kamuda çalışanların tamamına kadro verilmesini istiyoruz.

Ayrıca, geçtiğimiz günlerde Hazine ve Maliye Bakanı  Lütfi Elvan’ın da açıkladığı 3600 ek gösterge çalışmasıyla alakalı TBMM’ye vermiş olduğumuz kanun teklifimiz herkesin malumudur. Biz 3600 ek göstergenin sadece 4 grupla sınırlı kalmayıp, tüm unvanlara yansıtılması için elimizden geleni yapacağız. YHS çalışanlarının GİH’e geçirilmesi talebimizle alakalı girişimlerimiz de devam ediyor.

Pandemi sürecinde yaşanan döviz kuru artışı, enflasyon rakamlarındaki hızlı yükseliş ise, memurlarımız için ek zam ihtiyacı doğurmuştur. Biz Türkiye Kamu-Sen olarak, TBMM’den yeni bir memur paketi istiyoruz. Memurlarımıza yapılacak ek zam aynı zamanda esnaf için de can suyu olacaktır.

Bu süreçte kurumların açmış olduğu Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği sınavlarında üyelerimize destek vermeye devam ediyoruz. Eğitim kitabı ve online eğitimlerimiz bundan sonra sınav açılacak tüm kurumlarda da üyelerimize desteğimiz aynı şekilde devam edecektir.

Biz, Türkiye Kamu-Sen ve Türk Büro-Sen olarak, memurlarımız için verdiğimiz hak mücadelesine şartlar ne olursa olsun devam edeceğiz” dedi.

Genel Başkanımız Osman Eksert’in konuşmasının ardından Şube Başkanlarımız ve İl Temsilcilerimiz  ile pandemi sürecinde yapılacak çalışmalar hakkında fikir alışverişinde bulunuldu.

 

MEMUR MAAŞLARI BÜTÇEDE YENİDEN DÜZENLENSİN, SALGININ EKONOMİK ETKİLERİ TELAFİ EDİLSİN 30 Kasım 2020, Pazartesi | 13:25

0

 

30 Kasım 2020, Pazartesi | 13:25

 

Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, TBMM’de bütçe görüşmeleri devam ederken kamu çalışanlarının yaşadığı ekonomik açmaza dikkat çekti.
“Bütün bu gelişmeler karşısında yakında başlayacak bütçe maratonu ile birlikte TBMM’de bir “Memur Paketi” hazırlanmasını istiyoruz. Bu paketle, yaşadığımız ekonomik sıkıntıları giderecek bir düzenlemeye ihtiyacımız vardır” diyen Genel Başkan Kahveci, “TBMM ve milletvekillerimizden bütçede yapılacak bir düzenleme ile memur sorunlarını çözecek, bu olağanüstü salgın günlerinde fedakar hizmetleriyle gönülleri fetheden kamu çalışanlarına elle tutulur bir iyileştirme sağlayacak bir girişim beklemekteyiz” dedi.

Genel Başkan Önder Kahveci açıklamasında şu satırlara yer verdi;

Ülkemiz, bütün dünya ile birlikte geçtiğimiz yılın sonlarında ortaya çıkan küresel bir salgının etkisi altındadır. Uzun zamandan beri bozulan ekonomik dengeler, bu salgının da etkisiyle daha da sıkıntılı hale gitmektedir. Türkiye özelinde, artan döviz ve faizler, enflasyonun da yükselmesine neden olmakta, salgın nedeniyle tüm dünyada üretim ve ulaşım sekteye uğrarken mal ve hizmete erişim daha da güç hale gelmektedir. Bu durum, ülkemizde mutfak masrafı olarak tanımlayabileceğimiz yaşam giderlerinin hızlı bir biçimde zamlanmasına neden olmakta, ücretlerin alım gücünün düşmesi, döviz, gayri menkul gibi yatırım araçları karşısında sürekli erimesi sonucunu doğurmaktadır.

Bütün bu gerçeklere rağmen TÜİK’in açıkladığına göre yıllık enflasyon %11,9 olarak görülmektedir. Buna karşın cebimize yansıyan enflasyonla TÜİK’in enflasyonu örtüşmemekte, yıllardan beri enflasyon hedefi de tutmamaktadır.  TÜİK, gıda enflasyonunu ise şu anda %16,51 olarak hesaplamıştır. Oysa çarşı, pazar enflasyonunun %25’ler düzeyinde olduğu herkesçe kabul edilen bir gerçektir. Ama memur maaşlarına yapılan zamlar, hedeflenen enflasyon gözetilerek belirlendiği için her yıl memur ve emekliler mağduriyet yaşamakta, çalışanlara yapılan maaş artışları, harcamalara gelen zamların oldukça altında kalmakta, maaşlar erimekte, mutfak yangın yerine dönmekte, çalışanın bütçesi sürekli açık vermektedir.

Bilindiği gibi memur ve emeklilerin 2020 ve 2021 yıllarına ilişkin maaş artışları 2019 Ağustos’unda yapılan toplu sözleşme görüşmeleri sürecinde belirlenmiştir. Dolayısıyla maaş artışları tespit edilirken COVID-19 salgınının etkileri hesaba katılmamıştır. Bu salgınla daha da bozulan ekonomik denge nedeniyle tüm hesaplar yeniden güncellenmiş, bütün planlar değişmiştir. Dünya böylesine olağanüstü bir dönemden geçerken salgınla mücadelenin baş aktörleri sağlık çalışanları öncülüğünde kamu görevlilerimiz olmuştur.

Sokak kısıtlamasının olduğu, insanlarla temasın en aza indirgendiği zamanlarda dahi vatandaşla daima irtibat halinde kalarak her türlü hizmeti sunan fedakâr kamu çalışanları, bu salgın döneminde büyük bir yük altına girmişlerdir. Bütün çalışma süreç ve sistemleri salgına göre yeniden uyarlanan çalışanlarımızın maaşları ise salgın öncesi döneme göre belirlenmiştir. Ekonomik olumsuzlukların 2021 yılında etkisini daha da artıracağı açık bir şekilde görülmektedir.  Şu anda bile resmi enflasyon %11,9 iken 2020 yılı için memur maaşlarına yapılan zam, enflasyon farkı da dahil olmak üzere %9,98’de kalmıştır. Dolayısıyla, bir taraftan salgınla mücadele eden kamu çalışanlarımız bir taraftan da yoklukla, ekonomik zorluklarla mücadele etmektedir. Bütün hesaplar salgına ve yeni ekonomik gerçeklere göre revize edilirken yakın bir zamanda TBMM Genel Kurulu’na gelecek olan 2021 yılı bütçesinde de memur ve emeklilerin maaşlarına ilişkin bir revizyon öngörülmemiş olması, 2021 yılının da tüm çalışanlar açısından bir sıkıntılı geçeceğini göstermektedir.

Bütün rakamlar ortadayken memur ve emeklileri 2021 yılında %3+3 maaş zammına mahkûm etmek, salgın döneminin kahramanlarına vurulacak en büyük darbe olacaktır. Son bir yıl içinde resmi verilerle dahi gıda enflasyonunun %16,51 olduğu ülkemizde, yeniden değerleme oranı da %9,11 olarak belirlenmiş yani tüm vergi ve harçlara en az %9,11 oranında zam yapılacağı karara bağlanmıştır. Bu gerçeğe rağmen memur ve emekli maaşlarına yıllık kümülatif %6,1 zam yapmak adaletle de bağdaşmayan bir durum olacaktır. Devletin alacaklarına %9,11 zam yaparken maaşlara %6,1 artış öngörmesi kabul edilemez, hakkaniyetle de bağdaşmaz. Gerek Merkezi Yönetim Bütçesi gerekse diğer kanunlarla gelir dağılımını iyileştirmek, çalışanların yaşadığı sıkıntıyı gidermek TBMM’nin elindedir.

Çalışan ve emeklilerimiz özellikle Bütçe Kanununda toplu sözleşmenin defolarının düzeltilmesi, salgın nedeniyle darbe yiyen bütçelerine destek yapılması ve alım güçlerinin biraz olsun korunması için milletvekilleri ve siyasi partilerimizden beklenti içindedir.

Bütün bu gelişmeler karşısında yakında başlayacak bütçe maratonu ile birlikte TBMM’de bir “Memur Paketi” hazırlanmasını istiyoruz. Bu paketle, yaşadığımız ekonomik sıkıntıları giderecek bir düzenlemeye ihtiyacımız vardır. Salgının bozduğu çalışan bütçesinin iyileştirilmesi, elektrik, doğalgaz, gıda, ulaşım gibi harcama kalemlerinde dar ve sabit gelirlileri ekonomik uçuruma sürükleyen zamların yükünün hafifletilmesi en büyük arzumuzdur.

TBMM ve milletvekillerimizden bütçede yapılacak bir düzenleme ile memur sorunlarını çözecek, bu olağanüstü salgın günlerinde fedakar hizmetleriyle gönülleri fetheden kamu çalışanlarına elle tutulur bir iyileştirme sağlayacak bir girişim beklemekteyiz.

 

ŞUBE BAŞKANLARIMIZ İLE TELEKONFERANS ÜZERİNDEN TOPLANTI YAPTIK

0

 

26 Kasım 2020, Perşembe | 16:15

 

Bilindiği üzere ülkemizi ve dünyayı etkisi altına alan Covid-19 virüsü sebebi ile fiziki ortamda bir araya gelemediğimiz Şube Başkanlarımız ile 26.11.2020 tarihinde telekonferans üzerinden istişare toplantısı yaptık.

Toplantıda Genel Başkanımız Osman Eksert, Genel Başkan Yardımcılarımız Hüseyin Aslan, Bayram Ali Oymak, Kadir Polat, Nebi Yay, Vedat Ulu, Gürkan Orhan ile,  Ankara 7 Nolu, Ankara SGK, Antalya, Bursa, Eskişehir, İstanbul 2, 3, 4, 5, 7 Nolu, İzmir 1, 2 Nolu, Kayseri, Manisa, Mersin, Sakarya ve Samsun Şube Başkanlarımız katıldı.

Genel Başkanımız Osman Eksert toplantıya, “korona virüs sebebi ile yan yana olamasak da istişare toplantımızı teknolojiden faydalanarak yapıyoruz. Hepiniz biliyorsunuz ülke olarak çok zor bir dönemden geçiyoruz. Bu süreci maske, mesafe ve hijyen kuralı ile Allah’ın da izni ile atlatacağız” diyerek başladı.

Eksert, “Bu hastalık sürecinde kamuda dönüşümlü çalışma uygulamasına geçildi. Ancak görüyoruz ki bazı illerde Cumhurbaşkanlığı genelgesi uygulanmıyor. Biz Cumhurbaşkanlığı Genelgesinin uygulanmadığı kurumlar ile irtibata geçerek, genelgeye uyulması gerektiğini belirtiyoruz. Biliyoruz ki dönüşümlü çalışma döneminde iş yükü arttı. Bu sebeple kamu da personel eksikliğinin giderilmesi ile ilgili taleplerimizi de kurumlara iletiyoruz.

Yine sözleşmeli çalışanların kadroya geçirilmesi talebimizi, kurumlarda faklı şekilde uygulanan 3+1 gibi istihdam şekillerinin tamamen kaldırılarak, kamuda çalışanların tamamına kadro verilmesini istiyoruz.

Ayrıca, geçtiğimiz günlerde Hazine ve Maliye Bakanı  Lütfi Elvan’ın da açıkladığı 3600 ek gösterge çalışmasıyla alakalı TBMM’ye vermiş olduğumuz kanun teklifimiz herkesin malumudur. Biz 3600 ek göstergenin sadece 4 grupla sınırlı kalmayıp, tüm unvanlara yansıtılması için elimizden geleni yapacağız. YHS çalışanlarının GİH’e geçirilmesi talebimizle alakalı girişimlerimiz de devam ediyor.

Bu süreçte kurumların açmış olduğu Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği sınavlarında üyelerimize destek vermeye devam ediyoruz. Eğitim kitabı ve online eğitimlerimiz bundan sonra sınav açılacak tüm kurumlarda da üyelerimize desteğimiz aynı şekilde devam edecektir.

Biz, Türkiye Kamu-Sen ve Türk Büro-Sen olarak, memurlarımız için verdiğimiz hak mücadelesine şartlar ne olursa olsun devam edeceğiz” dedi.

Genel Başkanımız Osman Eksert’in konuşmasının ardından Şube Başkanlarımız ile pandemi sürecinde yapılacak çalışmalar hakkında fikir alışverişinde bulunuldu.

 

DİJİTAL GAZETEMİZİN KASIM SAYISI YAYINLANDI 17 Kasım 2020, Salı | 07:44

0

 

17 Kasım 2020, Salı | 07:44

 

Türkiye Kamu-Sen ve bağlı sendikalarımızın faaliyetlerinin yer aldığı 2020 yılı kasım ayı gazetemiz yayınlandı.

TÜRKİYE KAMU-SEN GAZETESİ KASIM AYI DİJİTAL SAYISI YAYINLANDI

 

EKİM AYI ASGARİ GEÇİM SONUÇLARI AÇIKLANDI 13 Kasım 2020, Cuma | 08:33

0

 

13 Kasım 2020, Cuma | 08:33

 

Türkiye Kamu-Sen Araştırma Geliştirme Merkezi’nin yapmış olduğu 2020 Ekim ayına ait asgari geçim endeksi sonuçları açıklandı. Türkiye İstatistik Kurumu’ndan alınan Ekim 2020 fiyatlarına göre yapılan araştırmada çalışan tek kişinin yoksulluk sınırı 3.743,67 TL olarak hesaplandı.
Dört kişilik bir ailenin asgari geçim haddi ise 7.625,85 Lira olarak belirlenmiştir. Sonuçlar, dört kişilik bir ailenin asgari geçim haddinin bir önceki aya göre 58,74 TL, %0,78 oranında arttığını gösterdi.

Çalışan tek kişinin açlık sınırı ise bir önceki aya göre 26,73 TL, %0,93 oranında yükselmiş ve 2.892,24 Lira olarak hesaplandı.

Türkiye’de 4 kişilik bir ailenin ortalama gıda ve barınma harcamaları toplamı ise 2020 yılı Ekim ayında 2849,69 Lira olarak tahmin edildi.

Yapılan araştırmada, 4 kişilik bir ailenin sağlık kuruluşlarının belirlediği gibi sağlıklı bir biçimde beslenebilmesi için gerekli harcamanın Ekim 2020 verilerine göre günlük 58,204 Lira olduğu belirlendi.

Ailenin aylık gıda harcaması toplamı ise 1.746,12 Lira olmuştur. Ekim 2020 itibari ile ortalama 4.478,00 TL ücret alan bir memurun ailesi için yaptığı gıda harcaması, maaşının %38,99’unu oluşturdu.

Türkiye İstatistik Kurumu verilerinde 1.103,57 Lira olarak belirlenen kira gideri ise Ekim 2020 ortalama maaşının %24,64’üne denk geldi.

Buna göre bir memur, ortalama maaşının %63,63’ünü yalnızca gıda ve barınma harcamalarına ayırmak zorunda kaldı.

Ortalama ücretle geçinen bir memur ailesinin ulaşım, sağlık, eğitim, haberleşme, giyim gibi diğer zorunlu ihtiyaçlarını karşılaması için Ekim 2020 maaşından geriye yalnızca 1.628,65 TL kaldı.

KAHVECİ: GIDA ENFLASYONU YILLIK YÜZDE 16,51 OLDU

Ekim ayı asgari geçim sonuçları değerlendiren Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, piyasalarda yaşanan hareketlenmenin zorda olan memuru daha da zora soktuğunu belirtti. Kahveci, “2020 yılı için yüzde 4+4 zam reva görülen kamu çalışanları yaklaşan kış aylarının nasıl geçeceğini düşünürken bir de üzerine son dönemde piyasalarda yaşanan dalgalanmanın etkisini derinden hissetmektedir. 2021 yılı için ise kamu çalışanlarının alacağı zam oranı yüzde 3+3’tür. Resmi verilere göre gıda enflasyonu yıllık %16,51 olmuştur. Cebimize yansıyan gerçek enflasyon ise bunun çok daha ötesidir.

YENİ BAKAN’DAN BEKLENTİMİZ EK ZAM VERİLMESİDİR

“Böylesine bir ortamda kamu çalışanları ve emeklilerimizin mutfaklarındaki yangın daha da büyümektedir. Ekim ayı itibarı ile 4 kişilik bir ailenin harcamaları yıl başından bu yana tam 728 lira zamlanmıştır. Yaşanan bu sıkıntıların bir nebze giderilmesi adına Türkiye Kamu-Sen olarak uzun zamandır talep ettiğimiz ek zammın verilmesi artık kaçınılmazdır. Yeni göreve başlayan Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Lütfi Elvan’dan beklentimiz ekonomik gerçekler ışığında toplumun tüm kesimleri ile birlikte memurlarımızın da bu dar boğazdan çıkarılması yönündedir.

Son dönemde yaşamakta olduğumuz ekonomik dalgalanmanın temelinde piyasaların durgunluğa girmesi, alım gücünün düşmesi ve belirsizlikler yatmaktadır. Piyasalara güven aşılamanın en kolay yolu, tüketici kesimi harcama yapabilir hale getirmektir. Kamu çalışanlarımıza verilecek bir ek zam bilinmelidir ki piyasalara da can verecek hareketlilik getirecektir”

 

KURUCULAR KURULU ÜYEMİZ ŞEREF HOŞGÖR HAKKIN RAHMETİNE KAVUŞTU 12 Kasım 2020, Perşembe | 14:59

0

 

12 Kasım 2020, Perşembe | 14:59

 

Sendikamızın Kurucular Kurulunda yer alan TÜİK çalışanı üyemiz Şeref Hoşgör 12.11.2020 tarihinde Hakkın rahmetine kavuşmuştur.

Dava ve yol arkadaşımız Şeref Hoşgör’e Yüce Allah’tan rahmet, yakınları ve camiamıza baş sağlığı dileriz.

 

FİKİRLERİ DAİMA YAŞAYACAK 11 Kasım 2020, Çarşamba | 07:52

0

 

11 Kasım 2020, Çarşamba | 07:52

 

Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ebediyete intikal edişinin 82. yılı nedeniyle bir mesaj yayınladı.
“Mustafa Kemal Atatürk’ün günümüz sorunlarına yıllar öncesinden çözümler sunduğunu ve bu çözümleri yaşantısında bizzat tatbik ettiğini görmekteyiz” diyen Genel Başkan Kahveci, “Çaresiz bir ulusu inanç ve azimle hürriyet ve bağımsızlık parolası etrafında birleştiren ve bu toprakları ilelebet Türk milletine hediye eden büyük devlet adamına ne kadar minnet duysak azdır” dedi.

Genel Başkan Önder Kahveci mesajında şu satırlara yer verdi;

“Cumhuriyetimizin mimarı, Kurtuluş Savaşı’mızın başkomutanı, Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü vefatının 82. yılında saygı ve rahmetle anıyoruz.

Kısacık ömrüne sığdırdığı nice zaferleri, kurduğu hür, bağımsız ve çağdaş Türkiye Cumhuriyeti ile taçlandıran; düşman işgali altında harap ve bitap düşmüş, çaresiz bir ulusu inanç ve azimle hürriyet ve bağımsızlık parolası etrafında birleştiren ve bu toprakları ilelebet Türk milletine hediye eden büyük devlet adamına ne kadar minnet duysak azdır.

Dünyada yaşanan gelişmelere baktığımızda, yakın çevremizdeki ülkelerin içine düştüğü çatışma ortamını değerlendirdiğimizde; paramparça pay edilmiş, başkenti dahi işgal altında olan yurdumuzdan, bugünlere gelmiş olmamız, O’nun ne denli büyük bir askeri ve siyasi deha olduğunu ortaya koymaya yeter de artar.

Çevreye ve yeşile olan duyarlılığı, çiftçiye ve tarıma verdiği önem, bilim ve eğitime gösterdiği ihtimam, kadına ve gençliğe atfettiği değer, çocuklara duyduğu sonsuz sevgi ve güven dikkate alındığında Mustafa Kemal Atatürk’ün günümüz sorunlarına yıllar öncesinden çözümler sunduğunu ve bu çözümleri yaşantısında bizzat tatbik ettiğini görmekteyiz.

Bölgemizde artan gerilimle birlikte sıcak bir çatışmaya doğru giden ülkeler arasındaki ilişkiler hepimizde, Norveçlilerin deyimiyle “Mustafa Kemal gibi” bir düşünce yapısına sahip olmamız zorunluluğunu ortaya çıkarmaktadır.

Dönemin İngiltere Başbakanı Lloyd George’un “Yüzyıllar nadir olarak dâhi yetiştirir. Şu talihsizliğimize bakın ki 20. yüzyılın dâhisi Türkler’e nasip oldu ve kader onu bizim karşımıza çıkardı.” diyerek; Afgan Kralı Emanullah Han’ın “O büyük insan yalnız Türkiye için değil, bütün Doğu milletleri için de en büyük önderdi.” sözleriyle anlattığı Atatürk, gerçekten de emperyalizme karşı mücadelenin, özgürlük ve bağımsızlığın ilham kaynağı, tüm mazlum milletlerin umudu idi. Bugün dahi esaret altında inleyen pek çok millet, Atatürk gibi bir lider beklemekteyken, sayesinde hür ve bağımsız olarak güven içinde yaşadığımız memleketimizde O’nun kıymetini yeterince anlayamamış olmanın burukluğunu yaşıyoruz.

O, “En büyük eserim” dediği Cumhuriyeti, “Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır” vasiyeti ile sonsuza dek yaşatmak üzere gelecek nesillere miras bırakmıştır.  Bizler, bu emaneti kanımız, canımız pahasına korumak ve ilerletmek mecburiyetindeyiz. Devletimizin varlığı, milletimizin birliği ve bütünlüğü “Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk denir.” ifadesinde anlamını bulan, Atatürk’ün milliyetçilik fikrî altyapısının anlaşılması ve milli politikaların uygulanmasıyla mümkün olacaktır. Bu nedenle gençlerimize Atatürk’ü, büyük mücadelesini, eserlerini ve fikirlerini doğru bir biçimde anlatmak ve öğretmek zorundayız.

Vefatının üzerinden 82 yıl geçmiş olmasına rağmen hiç eskimeyen ilkeleri ile bizlere çağdaşlığın yolunu açan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü rahmet ve özlemle anıyor, her geçen yıl yokluğunu daha fazla hissediyoruz.

 

KARMA İSTİŞARE KOMİTESİNDEN KKTC CUMHURBAŞKANINA HAYIRLI OLSUN ZİYARETİ 09 Kasım 2020, Pazartesi | 15:22

0

 

09 Kasım 2020, Pazartesi | 15:22

 

Türkiye-AB Karma İstişare Komitesi KKTC’nin yeni Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı ziyaret etti. Ziyarette Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci de hazır bulundu.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde geçtiğimiz günlerde yapılan seçimlerde halkın teveccühünü kazanarak yavru vatanın 5. Cumhurbaşkanı olan Ersin Tatar’ı ziyaret eden heyet yeni Cumhurbaşkanına görevinde üstün başarılar diledi.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ise ziyaretten memnuniyet duyduğunu dile getirerek, anavatan ile yavru vatanın hiçbir şekilde birbirinden ayrılmayacağına vurgu yaptı.

Kıbrıs Türk halkının devletine ve geleceğine sahip çıktığını ifade eden Cumhurbaşkanı Ersin Tatar görüşmede heyete bölgede yaşanan gelişmeler, Kıbrıs sorunu ve detaylarına ilişkin bilgiler de verdi.

 

TÜRK HEYETİNİN AZERBAYCAN ZİYARETİ SÜRÜYOR 03 Kasım 2020, Salı | 09:00

0

 

03 Kasım 2020, Salı | 09:00

 

Aralarında Konfederasyonumuzun da bulunduğu, Türkiye-AB Karma İstişare Komitesi (KİK) heyetinin Azerbaycan temasları devam ediyor.
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci’nin de yer aldığı işçi, memur ve işveren temsilcileri heyeti temasları çerçevesinde Azerbaycan Hemkarlar ittifakı Genel Başkanı Seddar Mahbeliyev’i ziyaret ederek desteklerini ilettiler.

Bütün imkanlarla Azerbaycanlı kardeşlerimizin yanında olduğunun vurgulandığı görüşmede Genel Başkanımız Önder Kahveci, “Nerede bir Türk var ise bizim yüreğimiz, hissiyatımız onlarladır” dedi.

Görüşmede, en kısa zamanda vatan toprağı olan Karabağ’a Azerbaycan bayrağının dikileceğine olan inanç bir kez daha dile getirildi.

Üç defa ateşkes isteyen ama ateşkesi kendi bozan Ermenistan’ın da sert dille eleştirildiği görüşmede, Ermenistan’ın sivilleri vurarak savaş suçu işlediğine vurgu yapıldı.

Heyet, vatan uğrunda şehit düşen askerlerimize yüce Allah’tan rahmet dilerken, gazilerimize de acil şifalar temenni etti.

Azerbaycan Hemkarlar İttifakı Genel Başkanı Seddar Mahbeliyev ise ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Türk halkının bize verdiği destek bizi daha da güçlü kılmaktadır. Biz bir millet iki devletiz” dedi.