Atatürk
Ana Sayfa Blog Sayfa 227

SGK GÖREVDE YÜKSELME SINAVI EĞİTİMLERİMİZ CUMA GÜNÜ BİTİYOR

0

31 Mart 2014, Pazartesi | 13:47

Sendikamız Genel Merkezi tarafından 6 Mart 2014 tarihinde başlatılan SGK Görevde Yükselme Sınavı Eğitimimiz, Cuma günü saat 15:30’dan itibaren yapılacak soru çözümleri ile sonlandırılacak.

Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavı yapılacağının ilan edilmesinin ardından Sendikamız alanında uzman eğitmenlerle Sosyal Güvenlik Kurumu çalışanı üyelerimiz için Konfederasyonumuz Genel Merkezi’nde eğitime başlamıştı.

Ayrıca, sınava Ankara dışından katılacak üyelerimiz için de derslerimizi web sayfamız üzerinden yayınlayarak, sınavlara hazırlanmalarını sağladık.

Derslerimize katılan üyelerimiz ise, Sendikamızın bu faaliyetinden dolayı memnun olduklarını, eğitmenlerin konularına hakim olmasının oldukça avantaj sağladığını ve sınavlar öncesi bu faaliyetlerin internet üzerinden ve reel ortamda devam etmesi gerektiğini belirttiler.

SGK Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavı eğitimlerimiz, 4 Nisan 2014 Cuma günü soru çözümlerinin yapılmasından sonra tamamlanacak.

Türk Büro-Sen olarak sınava katılacak tüm üyelerimize başarılar dileriz.

İŞGÜCÜ PİYASASI BİLGİ DANIŞMA KURULU TOPLANTISINDA ÇALIŞANLARIN SORUNLARINI GÜNDEME TAŞIDIK

0

27 Mart 2014, Perşembe | 13:52

4904 Sayılı Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü Kanunu dayanılarak 07.06.2013 Tarih ve 28670 Sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren, Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü İşgücü Piyasası Bilgi Danışma Kurulu Çalışma Usul ve Esasları Hakkındaki Yönetmeliğin 5. Maddesi gereği oluşan danışma kurulu Mart Ayı toplantısı 26.03.2014 tarihinde saat 14.00’de Ankara’daTürkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu toplantı salonunda yapıldı.
 
Toplantıya Konfederasyonumuz adına katılan Genel Başkan Yardımcımız Hüseyin Aslan toplantıda söz alarak; son 12 yıllık AKP Hükümetinin olumsuz politikaları sonucu kayıt dışılığın adeta özendirildiğini, özellikle özel sektörde asgari ücretin altında insan çalıştırıldığını, bunların Sosyal Güvenlik primlerinin ödenmediğini, emek sömürüsünün önemli boyutlara ulaştığını bu durumdan Kamu çalışanlarının da önemli ölçüde olumsuz etkilendiğini Türkiye İş Kurumunun İşgücü piyasası dahil kanunlarla kendisine verilen görevleri dokuz bin civarında personelle 76 milyonluk nüfusu bulunan ülkemize hizmet ederek yerine getirdiğini aktardı.
 
Aslan, “Türkiye İş Kumumu çalışanları özveri ile bu işleri yaparken Hükümetin emek karşıtı politikaları nedeniyle geçmiş yıllardan buyana kendilerine yılda iki defe ödenmekte olan asgari ücretin neti tutarındaki ikramiyeleri 666 sayılı KHK ile kaldırıldığını, diğer taraftan kurumda istihdam edilen dört bin civarındaki iş ve meslek danışmanın kurumda göreve başladığında almaya başladığı ücretler ise yapılan bir yasal düzenleme sonrasında, kadro değişikliği gerekçesi ile ücretleri 800.00TL civarında düşürülmüştür.” Dedi.
 
Aslan konuşmasının devamında, “Türkiye İş Kurumu çalışanları gerek belirtiğimiz hak kayıpları, gerekse kurumda yaşanmakta olan liyakatsiz yandaş atamalar nedeniyle mutsuzdur. Belirtmiş olduğum sorunların olumlu yönde çözüme kovuşturulması halinde çalışanların motivasyonunun yükseleceğini” belirterek konuşmasını sonlandırdı.
 
 Genel Başkan Yardımcımızın konuşması sonrası, “Türkiye İş Kurumu yetkilileri söz alarak İş ve meslek danışmanlarının kadro değişikliği nedeniyle uğradıkları ücret kayıplarını telafi edecek yasal düzenlemeyi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına gönderdiklerini tasarının yasalaşması halinde bu mağduriyetin ortadan kalkacağını açıkladılar” Türk Büro-Sen olarak Kamu çalışanlarının mevcut haklarını koruma ve geliştirme noktasında her zaman her yerde meşru zeminde yaptığımız gibi Türkiye İş Kurumu çalışanlarının sorunlarının da takipçisi olduğumuzu bir kez daha belirtiyoruz.

İŞGÜCÜ PİYASASI BİLGİ DANIŞMA KURULU TOPLANTISINDA ÇALIŞANLARIN SORUNLARINI GÜNDEME TAŞIDIK

0

27 Mart 2014, Perşembe | 13:52

4904 Sayılı Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü Kanunu dayanılarak 07.06.2013 Tarih ve 28670 Sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren, Türkiye İş Kurumu Genel Müdürlüğü İşgücü Piyasası Bilgi Danışma Kurulu Çalışma Usul ve Esasları Hakkındaki Yönetmeliğin 5. Maddesi gereği oluşan danışma kurulu Mart Ayı toplantısı 26.03.2014 tarihinde saat 14.00’de Ankara’daTürkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu toplantı salonunda yapıldı.
 
Toplantıya Konfederasyonumuz adına katılan Genel Başkan Yardımcımız Hüseyin Aslan toplantıda söz alarak; son 12 yıllık AKP Hükümetinin olumsuz politikaları sonucu kayıt dışılığın adeta özendirildiğini, özellikle özel sektörde asgari ücretin altında insan çalıştırıldığını, bunların Sosyal Güvenlik primlerinin ödenmediğini, emek sömürüsünün önemli boyutlara ulaştığını bu durumdan Kamu çalışanlarının da önemli ölçüde olumsuz etkilendiğini Türkiye İş Kurumunun İşgücü piyasası dahil kanunlarla kendisine verilen görevleri dokuz bin civarında personelle 76 milyonluk nüfusu bulunan ülkemize hizmet ederek yerine getirdiğini aktardı.
 
Aslan, “Türkiye İş Kumumu çalışanları özveri ile bu işleri yaparken Hükümetin emek karşıtı politikaları nedeniyle geçmiş yıllardan buyana kendilerine yılda iki defe ödenmekte olan asgari ücretin neti tutarındaki ikramiyeleri 666 sayılı KHK ile kaldırıldığını, diğer taraftan kurumda istihdam edilen dört bin civarındaki iş ve meslek danışmanın kurumda göreve başladığında almaya başladığı ücretler ise yapılan bir yasal düzenleme sonrasında, kadro değişikliği gerekçesi ile ücretleri 800.00TL civarında düşürülmüştür.” Dedi.
 
Aslan konuşmasının devamında, “Türkiye İş Kurumu çalışanları gerek belirtiğimiz hak kayıpları, gerekse kurumda yaşanmakta olan liyakatsiz yandaş atamalar nedeniyle mutsuzdur. Belirtmiş olduğum sorunların olumlu yönde çözüme kovuşturulması halinde çalışanların motivasyonunun yükseleceğini” belirterek konuşmasını sonlandırdı.
 
 Genel Başkan Yardımcımızın konuşması sonrası, “Türkiye İş Kurumu yetkilileri söz alarak İş ve meslek danışmanlarının kadro değişikliği nedeniyle uğradıkları ücret kayıplarını telafi edecek yasal düzenlemeyi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına gönderdiklerini tasarının yasalaşması halinde bu mağduriyetin ortadan kalkacağını açıkladılar” Türk Büro-Sen olarak Kamu çalışanlarının mevcut haklarını koruma ve geliştirme noktasında her zaman her yerde meşru zeminde yaptığımız gibi Türkiye İş Kurumu çalışanlarının sorunlarının da takipçisi olduğumuzu bir kez daha belirtiyoruz.

TÜİK KARS BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ’NDE YAŞANAN KANLI SALDIRIYI PROTESTO ETTİK

0

ÜİK Kars Bölge Müdürlüğü’nde 7 kişinin ölümü ile sonuçlanan hain saldırıyı protesto ettik.

TÜİK Başkanlığı önünde gerçekleştirdiğimiz eylemimize Genel Başkanımız Fahrettin Yokuş, Genel Başkan Yardımcılarımız Bayram Öztürk, Osman Eksert, Hüseyin Aslan, A Tahir Yüzbaşıoğlu, Konfederasyonumuza bağlı sendikaların Genel Başkanları ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Ankara Şube Başkanlarımız ve TÜİK çalışanları katıldı.

TÜİK SKANDALLARI BİTMEK BİLMİYOR… ÖNCE TECRİT ETTİLER, SONRA PERSONELİ ÖZEL İŞLERİNDE KULLANDILAR

Genel Başkanımız Fahrettin Yokuş, basın açıklamasına TÜİK hakkında bilgi vererek başladı. Yokuş, “Yeniden yapılanma adına, yıllarını Devlet İstatistik Enstitüsü’ne veren, bilgi birikimi ve tecrübesiyle kurumun ak yüzü olan bir çok insan, “bizden değilsiniz denilerek” Türkiye genelinde dışlanmış ve pasif görevlere çekilmiştir. Hatta Ankara Dikmen’de izbe bir yerde adeta tecrit edilmek suretiyle emekliliğe ve ya memuriyetten istifaya zorlanmıştır. Bu tecrit işlemini gerçekleştiren dönemin TÜİK Başkanı Ömer Demir hakkında, TÜİK personeli üzerindeki etkisini kullanarak, kuruma ait atölye, alet-edavat ve kamyonetle Ankara Gölbaşı’nda ki özel arazisinde su deposu, gölgelik, bahçe kapısı tamiratı ve boyama işlerini yaptığı iddiasıyla, hakkında zincirleme olarak görevi kötüye kullanmak ve taşıt kanununa muhalefet suçlarına azmettirmekten 6 yıl 11 aya kadar hapis cezası talebi ile dava açılmıştır.
Ne acıdır ki, Ömer Demir’in bu yaptıklarını ortaya çıkartan TÜİK çalışanı Bayram Yüksel sürgüne gönderilmiştir. Sürgüne gönderilen üyemiz hakkında açtığımız dava sonucu üyemiz görev yeri olan Ankara’ya tekrar döndürülmüştür. Bayram Yüksel’in mahkeme kararı ile görevine dönmesini hazmedemeyen idare, bu defa Bayram Yüksel’e baskı, tehdit ve mobbing uygulamaya başlamıştır. Bu konuda da Ankara 13. Asliye Ceza Mahkemesi nezdinde Bayram Yüksel’e baskı, tehdit ve mobbing uygulandığı için dava açılmış olup, dava devam etmektedir.”

BALIK BAŞTAN KOKAR

“Ömer Demir Cumhurbaşkanı tarafından YÖK’e atanmasından sonra Kurum Başkanlığı’na, daha önce SGK Başkanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı müsteşarlığı yapmış olan Birol Aydemir atandı. Perşembenin gelişi, çarşambadan belli olurmuş, Birol Aydemir’in atanmasıyla kurumda var olan ayrımcılık ve kayırmacılık daha da artmıştır.  Birol Aydemir’i SGK Başkanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşarlığı dönemindeki icraatlarından tanıyoruz. Gerçekleştirdiği işlerden dolayı da kendisini 2010 yılında “istenmeyen bürokrat” ilan etmiştik. Zaman Birol Aydemir hakkında yanılmadığımızı göstermiştir.

-Kurumda sendikal ayrımcılık yapılmaya devam edilmiştir.
-TÜİK Ankara Bölge Müdürlüğü’nde 4/C kadrosunda çalışan 17 kişinin iş akdi fesh edilmiştir.
-Anketlerde sürekli olarak yanlışlıklar yapılmıştır.
-Kamuoyuna açıklanan enflasyon oranlarında sürekli yanlış yapılmıştır.

Bunun sonucunda Birol Aydemir’in iktidara yaranmak için çaba sarf etmesi, TÜİK’in de güvenilirliğini sarsmıştır.”

7 CAN’IN HESABINI KİM VERECEK?

“19 Mart 2014 Çarşamba günü Kars TÜİK Bölge Müdürlüğü’nde meydana gelen olayda 7 kişi hayatını kaybetmiştir. Bu olay, sıradan ve aniden gelişen bir olay olmayıp, Kurum Başkanı ve yöneticilerinin ihmali ile Kars Valiliği’nin duyarsızlığından kaynaklanmıştır.
Elim olayda hayatını kaybeden Bölge Müdürü Mehmet Tolon, Devlet İstatistik Enstitüsü Eskişehir Bölge Müdürlüğü görevini ifa ederken, başka bir göreve atanmak üzere görevinden alınmıştır. İşlemin iptali için Ankara 12. İdare Mahkemesi’ne verilen 28.05.2006 günlü E. 2004/962 K.2006/1274 sayılı kararın temyiz incelemesinde bozulması ve yürütmenin durdurulması talebi ile Danıştay 5. Dairesi nezdinde dava açmıştır. Önce yerel mahkemede dava açmış, daha sonra temyiz etmiş ve nihayet Danıştay 5. Dairesi davayı sonuçlandırmıştır.
Danıştay, 04.05.2007 tarihinde oy birliği ile yürütmenin durdurulmasına karar vermiştir.  Kocaeli Bölge Müdürü’nün emekliye ayrılması nedeniyle anılan Bölge Müdürlüğü görevinin Bölge Müdür Yardımcısı tarafından vekaleten yürütüldüğü, dolayısıyla dava konusu işlemlerin kurulduğu tarihte davacının atanabileceği boş Bölge müdürlüğü kadrosu bulunduğu, diğer taraftan yeni kurulan 8 adet Bölge Müdürlüğü’nün kadro ihdası yapıldığı bazı bölge müdürlüklerinin vekaleten yürütüldüğü gerekçesiyle idarenin savunmasını yerinde bulmamıştır.

Danıştay 5. Dairesinin verdiği yürütmeyi durdurma kararından da anlaşılacağı üzere, atanabilecek bir çok boş bölge müdürlüğü varken Mehmet Tolon Kars Bölge Müdürlüğü’ne atanmıştır. Halbuki, Kars bölge Müdürlüğü atamanın yapıldığı tarihte dolu olup, başka bir yönetici görev yapmakta idi. Bu uygulamadan da anlaşılmaktadır ki, idare kendisine karşı dava açan Mehmet Tolon’u hasım ilan etmiş ve Kars’a atamıştır.”

TOLON, TÜİK BAŞKANLIĞI’NA VE KARS VALİLİĞİ’NE SORUNLARI İLETMİŞTİ

“Mehmet Tolon’un kuruma Sosyolog olarak atanan Veysi Erim’i disiplinsiz davranışlarından dolayı defalarca uyardığı, ilgili şahıs ise 08.10.2013 tarihinde yazdığı dilekçede, “etnik kökeninden dolayı ayrımcılık ve baskıcı uygulamalar nedeniyle iş yerinde zorluklar yaşadığını, kurum müdürünün, kurum içinde şahsı ötekileştirmek ve yalnızlaştırmak için diğer kurum personeline baskı yaptığını bu nedenle TÜİK Diyarbakır Bölge Müdürlüğü emrine verilmesini” talep etmiş, bu hususlar medyaya da yansıtılmış ve Mehmet Tolon da iddialar karşısında suç duyurusunda bulunmuştur. Ancak yapılan tahkikat sonucunda Veysi Erim’in Mehmet Tolon hakkında ileri sürdüğü iddiaların gerçeği yansıtmadığı bunların iftira niteliğinde olduğu, bu itibarla Veysi Erim’in iftira suçu işlediği gerekçesiyle mahkeme tarafından yargılanması 04.02.2014 tarihinde Kars Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından talep edilmiştir. Kars 2. Asliye Mahkemesinde 2014/101 Esas sayı ile dava açılmıştır.

Ayrıca, Mehmet Tolon, kendi çalışanı olan Veysi Erim tarafından da tehdit edildiği ve can güvenliği olmadığı gerekçesi ile Valiliğe başvurur. Valilik, kuruma polis koruması görevlendirir. Ancak, olayın meydana geldiği günden 2 gün önce koruma kaldırılır. Korumanın neden kaldırıldığı da bugüne kadar Valilik tarafından açıklanmamıştır.

Kars Bölge Müdürü Mehmet Tolon, TÜİK Başkanlığı’nı defalarca telefonla arar, kurum personeli Veysi Erim’in tayin talebinin yerine getirilmesini ister. Kurumda huzursuzluk yarattığını, kendisinin savcılığa başvurduğunu ve birlikte çalışma ortamının ortadan kalktığını ifade eder. Ancak, TÜİK Başkanlığı söz konusu talebi yerine getirmez.

Bu defa Mehmet Tolon, 24.01.2014 tarihinde ilgili şahsın tayininin yapılmasını yazılı olarak TÜİK Başkanlığı’na bildirir. Söz konusu yazı 27.01.2014 tarihinde TÜİK Başkanlığı’nın kayıtlarına girer. Buna rağmen TÜİK Başkanı Birol Aydemir herhangi bir işlem yapmaz.
Ayrıca, Kurum Başkanlığı kurumun görevlendirdiği müfettişlerin Veysi Erim’le ilgili tuttuğu raporu da ciddiye almaz. Müfettişlerin raporunda söz konusu şahsın “kusurlu olduğu, çalışma barışını bozduğu ve bu nedenle tayin talebinin yerine getirilmesi gerektiği” talep edilir.
Veysi Erim’in 08.10.2013 tarihinde kuruma dilekçe vermesi ile başlayan gelişmeler 19.03.2014 günü 7 kişinin ölümü ile sonuçlanmıştır. 5 aydan fazla bir süre geçmesine rağmen durumun ciddiyetini kavrayamayan ya da olayı önemsemeyen, duyarsız, basiretsiz idarecilerin tutumundan dolayı bu katliam olayı gerçekleşmiştir.

Bu ihmallerin arkasında yatan gerçek ise, Kars Bölge Müdürü Mehmet Tolon’un daha önce Eskişehir Bölge Müdürü iken, AKP uzmanlığı görevine atanması sonucunda açmış olduğu dava sonucu Kars Bölge Müdürlüğü’ne atanmış olması.
TÜİK yönetiminin iradesi dışında, mahkeme kararıyla atamak zorunda kaldığı Bölge Müdürü Mehmet Tolon’a iyi gözle bakmadığı, bu nedenle bölge müdüründen gelen talepleri yerine getirmediği şeklindeki görüşler TÜİK çalışanları tarafından bilinmektedir.
TÜİK Başkanı Birol Aydemir’in sorumsuz davranışı ile Kars Valiliği’nin ihmali birleşince bu elim hadise  Mehmet Tolon, Osman Ay, Abdulnaci Çolak, Ahmet Onur Banker, Ramazan Haydar, Saffet Karaçay ve Veysi Erim’in hayatına mal olmuştur.”

SORUMLULAR VE İHMALİ OLANLAR HESAP VERMELİDİR

Genel Başkanımız konuşmasında TÜİK Yönetimine seslenerek, “Kusur ve ihmalleri bulunan Kurum Başkanı Birol  Aydemir başta olmak üzere, atamalardan sorumlu başkan yardımcısı Musa Yılmaz ile Kars Valisi rahat uyuyabiliyorlar mı? Tüm bu yaşanan hadiselerin hesabını kim verecek? Olayda hayatını kaybedenlerin yakınları sorumlular hakkında dava açmalıdır. Türk Büro-Sen olarak, her türlü hukuki desteği kendilerine vereceğimizi buradan bir kere daha hatırlatıyoruz.

Bu olay sıradan, adli bir vaka gibi gösterilmeye çalışılmak istenmektedir. Bu olayın sıradan bir olay olmadığını kamuoyuna anlatmak için başta Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz olmak üzere,  tüm yetkilileri göreve davet ediyoruz. 7 kişinin ölümü ile sonuçlanan bu olayda ihmali olan kim varsa bulunmalı ve cezalandırılmalıdır. Türk Büro-Sen olarak, hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, kederli ailelerine ve mesai arkadaşlarına baş sağlığı dileriz” dedi.

Genel Başkanımız Fahrettin Yokuş’un konuşmasının ardından Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanı Hazım Zeki Sergi Kars Bölge Müdürlüğü’nde yaşanan saldırıda hayatını kaybeden TÜİK çalışanları için Fatiha okundu.

Fatiha okunmasının ardından TÜİK Başkanlığı önüne siyah çelenk bırakarak, TÜİK yönetimini istifaya davet ettik.

DANIŞTAY’DAN GÖREVDE YÜKSELME SINAVINA KATILMAK İSTEYEN MEMURLARLA İLGİLİ KARAR

0

25 Mart 2014, Salı | 15:11

Samsun ili Dikmen Kaymakamlığında hizmetli olarak görev yapan bir üyemizin; veri hazırlama ve kontrol işletmeni kadrosu için görevde yükselme eğitimi ve sınavına katılmak istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali gerekçesiyle açtığımız davanın Samsun 1. İdare Mahkemesi tarafından reddi üzerine, Danıştay’da temyiz yoluna başvurmuştuk.
 
Danıştay 5. Dairesi yapmış olduğu incelemede, temyiz istemimizin kabulü ile yerel mahkeme kararının bozulmasına karar vermiştir.
 
Danıştay 5. Dairesi bozma gerekçesinde; davacının Dikmen İlçe Emniyet Müdürlüğü bünyesinde geçmiş olan hizmet süresinin değerlendirmeye alınmaması suretiyle söz konusu başvurunun reddi yolunda tesis edilen işlemde hukuki isabet görülmediği belirtilmiştir.
 
 
Danıştay kararını görmek için tıklayınız
 

KARS TÜİK OLAYININ PERDE ARKASI…

0

TÜRK BÜRO-SEN GENEL MERKEZİ’NİN TÜİK KARS BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ’NDE 7 KİŞİNİN ÖLÜMÜ İLE SONUÇLANAN OLAYLA İLGİLİ RAPORU

KARS TÜİK OLAYININ PERDE ARKASI

19 Mart Çarşamba günü Kars TÜİK Bölge Müdürlüğü’nde meydana gelen olayda, 7 TÜİK personeli hayatını kaybetmişti.

Söz konusu olay gerçekleşmeden önce bir dizi ihmallerin olduğu ortaya çıkmaya başladı.

Olayı gerçekleştiren Veysi Erim’in sürekli olarak idareye sorun yarattığı, işe düzensiz gelip gittiği bu nedenle soruşturma geçirdiği ve çeşitli cezalar aldığı müfettiş raporlarıyla ortaya çıktı.

Olaydan yaklaşık 3 ay önce Veysi Erim’in yakın akrabalarını daireye getirerek, Kars bölge Müdürü’nü sözlü olarak tehdit ettiği, bununla da yetinmeyerek çalışanlar içinde sürekli “müdürü öldüreceğini” dillendirdiği görgü tanıkları tarafından ifade edilmiştir.

İHMALLER PEŞ PEŞE GELİNCE MALUM OLAY VUKU BULMUŞTUR

1-KARS VALİLİĞİ’NİN İHMALİ

Veysi Erim ve akrabalarının sürekli olarak tehditlerine maruz kalan Bölge Müdürü Mehmet Tolon, can güvenliğinin olmadığı gerekçesi ile Valiliğe başvurur. Valilik, kuruma polis koruması görevlendirir. Ancak, olayın meydana geldiği günden birkaç gün önce koruma kaldırılır. Korumanın neden kaldırıldığı valilik tarafından bugüne kadar açıklanmamıştır.

-Bölge Müdürü Mehmet Tolon 29.01.2014 tarihinde Kars Cumhuriyet Başsavcılığı’na kendisi hakkında hakaretlerde içeren ve çeşitli ifade ve isnatlarda bulunan Veysi Erim’i şikayet eden dilekçe verir. (Dilekçe ekte yer almaktadır)

Mehmet Tolon’un şikayet dilekçesini inceleyen Kars Cumhuriyet Başsavcılığı Veysi Erim hakkında dava açılmak üzere Kars 2. Asliye Ceza Mahkemesine dosyayı gönderir. (Dosya No: 2014/101 Esas)

2-TÜİK BAŞKANLIĞI’NIN İHMALİ

Kars Bölge Müdürü Mehmet Tolon, TÜİK Başkanlığı’nı defalarca telefonla arar. Veysi Erim’in tayin talebinin yerine getirilmesini ister. Kurumda huzursuzluk yarattığını, kendisinin savcılığa başvurduğunu ve birlikte çalışma ortamının ortadan kalktığını ifade eder. Ancak, TÜİK Başkanlığı söz konusu talebi yerine getirmez.

Bu defa 24.01.2014 tarihinde ilgili şahsın tayininin yapılmasını yazılı olarak TÜİK’e bildirir. Söz konusu yazı 27.01.2014 tarihinde  TÜİK Başkanlığı’nın kayıtlarına girer. Buna rağmen TÜİK Başkanı Birol Aydemir herhangi bir işlem yapmaz.

TÜİK Başkanlığı kurumun görevlendirdiği müfettişlerin Veysi Erim’le ilgili tuttuğu raporu da ciddiye almaz. Müfettişlerin raporunda söz konusu “şahsın kusurlu olduğu ve çalışma barışını bozduğu, bu nedenle tayin talebinin yerine getirilmesi” gerektiği talep edilir. İşlediği suçlardan dolayı da disiplin cezası verilir.

Bu ihmallerin arkasında yatan gerçek ise, Kars Bölge Müdür’ü Mehmet Tolon’un daha önce Eskişehir Bölge Müdürü iken, Eskişehir bölge Müdürlüğünün kapatılması sonrası emsal bir kadroya atanmaması ve merkeze çekilmesi. Bunun üzerine Mehmet Tolon’un açtığı dava sonrası Kars Bölge Müdürlüğü’ne atanmış olması…

TÜİK yönetiminin iradesi dışında, mahkeme kararıyla atamak zorunda kaldığı Bölge müdürü Mehmet Tolon’a iyi gözle bakmadığı, bu nedenle Bölge Müdürü’nden gelen talepleri yerine getirmediği şeklinde görüşler tüm TÜİK çalışanları tarafından bilinmektedir.

Sonuç olarak, TÜİK Başkanı Birol Aydemir’in sorumsuz davranışı ile Kars Valiliğin ihmali birleşince bu elim hadise gerçekleşmiştir. Böylece, son 11 yılda iyice siyasallaştırılan devlet yönetim anlayışının acı bir faturası olarak, 7 kamu görevlisi hayatını kaybetmiştir.
Başta TÜİK yönetimi olmak üzere, Kars Valiliğinin olaylarla ilgili aydınlatıcı bilgi vermekten kaçınması, olayı basit bir adli vaka gibi göstermeye çalışmalarını ibretle görüyoruz.

Kars TÜİK Bölge Müdürlüğü’nde meydana gelen olayda 7 kamu görevlisi hayatını kaybetmiştir. Bu olay, sıradan bir olay değildir. Bir kaza değildir. Devlet yönetiminin ihmalleri sonucunda, 7 insan hayatını kaybetmiştir. Kamuoyunu bu hususta duyarlı olmaya, olayın perde arkasını aydınlatmaya davet ediyoruz. İhmali olan yöneticilerin deşifre edilmesini ve ihmali olanların cezalandırılmasını talep ediyoruz.
İhmalleri nedeniyle TÜİK Başkanı Birol Aydemir ve Kars Valisi Eyüp Tepe hakkında saldırı sonucu hayatını kaybeden 7 TÜİK çalışanının yakınları mutlaka dava açmalıdır. Bu hususta Türk Büro-Sen Genel Merkezi olarak her türlü hukuki desteğe hazırız.

TÜRK BÜRO-SEN GENEL MERKEZİ

SGK YÜKSEK DANIŞMA KURULUNA GENEL BAŞKANIMIZ DAMGA VURDU

0

20 Mart 2014, Perşembe | 09:54

Sosyal Güvenlik Yüksek Danışma Kurulu SGK Başkanı Yadigar Gökalp İlhan, SGK Yönetimi ve Sivil Toplum Kuruşları Temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Toplantıya Türkiye Kamu-Sen adına Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş ve Genel Başkan Yardımcımız Osman Eksert katıldı.
 
“Demografik yapıdaki değişikliklerin emeklilik sistemine olası etkileri ve bu etkilerin sosyal güvenlik sistemine yansımaları” konulu toplantıda Genel Başkanımız SGK’da yaşanan sorunların ivedilikle çözülmesinin gerektiğini belirterek, konfederasyonumuzun hazırladığı raporu sundu.
 
NORM VE STANDART BİRLİĞİ SAĞLANAMADI

Yokuş konuşmasında, “SGK yaklaşık 8 yıl önce oluşturulmuş, iyi bir amaçla başlatılan fakat bugün gelinen noktada bir çok eksiği bulunan bir sistem. 3 kurum tek çatı altında birleştirilirken amaç çalışma hayatında ve emeklilikte norm ve standart birliği sağlamaktı. Primlerde eşitlik. Yani 76 milyon vatandaşımıza hizmet sunarken eşitliği sağlamaktı.

Ancak, gerçekleştirilen uygulamalarda gördük ki, 3 kurumun birleştirilmesine rağmen işlemlerin hale bir bütünlük içinde olmadığı, çalışma hayatında bütünlüğün sağlanmadığı görülmektedir. SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı çalışanının ödediği prim aynı değildir. Emeklilik sistemleri ve emeklilik ikramiyeleri de aynı değildir. Kısacası norm ve standart birliği sağlanamamıştır.”
 
Bu kurum 8 yıl olmasına rağmen Türkiye’nin en sık başkan değiştiren kurum unvanını almıştır. Kuruluşundan bu yana iyi niyetle eksiklikleri söylemeye, çözüm üretmeye gayret ettik. İlk düğmeyi doğru ilikleyelim mantığıyla hareket ettik. Fakat kurum çalışanları için ilk düğmeyi yanlış ilikledi. Başkanımızda her fırsatta dile getiriyor çalışanlarımız çok fedakar diye. Gerçekten çok fedakarlar. Sürekli yerleri değişiyor, birimleri değişiyor, maaşları azalıyor, ikramiyeleri kesiliyor buna rağmen işlerini aksatmadan yapıyorlar. Gerçekten SGK çalışanlarının bu özverisi takdire şayan. Ama SGK çalışanı mutsuz. Çünkü adaletsiz bir yönetim var. Böyle bir kurumda çalışanı mutlu edemezseniz sonuç ne olur?

KAMUDA PARALEL BİR SENDİKA VAR

Sayın Başbakanımız bir paralel yapıdan bahsediyor. Gerçekten Türkiye’de paralel yapı var mı bilmem ama kamuda bir paralel yapı var. Bu paralel Sendika her kararı ben alırım, atamayı, tayini, hülleyi, sınavsız atama yönetmeliğini ben yaparım diyor. Siyasi iktidar gelir tüm üst düzey yönetimi değiştirir. Ama müsaade edin de şube müdürü, merkez müdürü, ilçe müdürü göreve yazılı sınavla gelsin. Türk Büro-Sen olarak, bu unvanlara sözlü sınav şartı getiren yönetmeliği mahkemeye taşıdık. Mahkeme kararı olmasına rağmen, SGK yönetimi bu kararı 1 sene boyunca uygulamadı. Şimdi de yeni bir yönetmelik çıkardılar. Merkez müdürü, şube müdürü gibi unvanlar için sınav yapılacak, sonra da sınavı kazanan aday sayısının 5 katı kadar aday sözlü mülakata çağırılacak. Neden, çünkü SGK’ya spiker!!! alıyorlar ya, TRT’de olduğu gibi sözlü mülakat muhakkak yapılmalı!!! 

ADALET SAĞLANAMAZSA, EDİRNE’DEN HAKKARİ’YE HER YER EYLEM ALANIMIZ OLACAK

Paralel sendikamız var bir tane. Kurum onlarla eğitim çalışması yapıyor. SGK’nın internetinden, personelinden kısacası kurumun her imkanından faydalanıyorlar. Her şey kurumun fakat eğitimi paralel sendika yapıyor. Madem bu imkanlar var bu eğitimleri kurum versin, herkesi kucaklasın.

Ben buradan bir kez daha söylüyorum. 1800 kişi için adalet istiyorum. Her sendika üyesine eşit mesafede durulmasını istiyorum. Yeter artık bu ayrımcılığa son verin. Kuruma adalet getirin. Hülle yaptınız, hak yediniz. Adaleti sağlamazsanız Edirne’den Hakkari’ye kadar her yeri eylem alanına çeviririz” dedi.

MAHKEME, GÜMRÜK’TE YAPILAN UNVAN DEĞİŞİKLİĞİ SINAVI İÇİN HUKUKA AYKIRI DEDİ

0

11 Mart 2014, Salı | 15:04

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nda Mühendis kadrosu için 28.04.2012 tarihinde yapılan unvan değişikliği sınavında bir kısım soruların hatalı olduğu ve ders notları haricinde kapsam dışı sorular sorulması nedeniyle bir üyemiz adına İdare Mahkemesinde dava açılmıştı.
 
Ankara 1. İdare Mahkemesi 2013/667 E. ve 2914/4 K. sayılı kararıyla; yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde, sendikamız üyesinin sınava yaptığı itirazının reddine dair işlem ile başarısız sayılmasının iptali yönünde karar vermiştir. 

Mahkeme kararını görmek için tıklayınız

SGK GÖREVDE YÜKSELME SINAVI EĞİTİMİ BAŞLIYOR

0

06 Mart 2014, Perşembe | 15:46

Sosyal Güvenlik Kurumu Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği sınavına girecek adaylar için, sendikamız tarafından 6 Mart – 29 Mart 2014 tarihleri arasında Türkiye Kamu-Sen Genel Merkezi’nde (Erzurum Mah. Talatpaşa Bulvarı No:160 Cebeci – Çankaya / Ankara) hazırlık eğitimi verilecektir.

Ayrıca, Eğitimler internet sitemiz aracılığıyla yayınlanacak olup, üyelerimiz eğitimleri sınav tarihine kadar internet üzerinden de takip edilebileceklerdir.

Dersleri internet üzerinden takip etmek isteyen üyelerimizin web sitemize de üye olmaları gerekmektedir.

Eğitim programını görmek için tıklayınız

SGK’DAKİ PERSONELİN İKRAMİYELERİ VE VEKALET ÜCRETLERİ İÇİN DAVA AÇTIK

0

19 Şubat 2014, Çarşamba | 16:13

02.11.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 659 sayılı KHK’nın 14. maddesinde; idareler lehine hükmedilen vekalet ücretlerinin %5’inin hukuk birimlerinde görev yapan (hukuk müşaviri, avukat harici) diğer personele ödeneceği öngörülmüş, ancak bu düzenleme aynı günlü Resmi Gazetede yayımlanan 666 sayılı KHK ile yürürlükten kaldırılmıştı.
 
5502 sayılı Kanunun 28/4 maddesi gereğince Sosyal Güvenlik Kurumu çalışanlarına kendi aylıkları tutarında her yıl iki ikramiye verilmesine dair düzenleme de, 666 sayılı KHK’nın 1. maddesiyle 14.01.2012 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlükten kaldırılmıştı.
 
Öte yandan, 10.10.2013 tarih ve 28791 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan, Anayasa Mahkemesinin 27.12.2012 tarih, E:2011/139 ve K:2012/205 sayılı kararıyla, 666 sayılı KHK’nın ek 12. maddesinin (1) numaralı fıkrası ile (2) numaralı fıkrasının (j) bendi dışında kalan bölümünün, 6223 sayılı Yetki Kanunu kapsamında olmadığından Anayasaya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
 
Görüleceği üzere, ikramiye ödemesi ile hukuk birimlerinde görev yapan personele vekâlet ücretlerinden %5 oranında pay verilmesine dair düzenlemeleri yürürlükten kaldıran hükümler Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiş olup, kurum çalışanlarına ikramiye ve hukuk birimlerindeki diğer personele vekâlet ücretlerinin ödenmemesinin yasal dayanağı kalmamıştır.
 
SGK çalışanlarına ikramiyeleri ve hukuk birimlerindeki avukatlar harici diğer personele de vekalet ücretlerinin ödenmesi gerekmektedir.
 
Türk Büro-Sen olarak, konuyla ilgili Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaatta bulunarak, anayasanın üstünlüğü ve hukuk devleti ilkeleri gereğince söz konusu ücretlerin çalışanlara ödenmesini talep etmiştik.
            
SGK talebimizi reddettiğinden, İdare Mahkemesinde dava açtık.
 
Anayasa Mahkemesinin iptal kararı ile hukuksal dayanağı kalmamış uygulamaların yürütülmesine devam edilmesi, anayasa yargısının özü ve ruhuyla bağdaşmaz niteliktedir.
 
Ayrıca, Türkiye İş Kurumundaki çalışanların ikramiyeleri için de müracaatta bulunulmuş olup, girişimlerimizin olumsuz sonuçlanması halinde konuyla ilgili T.İş-Kur’da da hukuki yollara başvurulacaktır.