Atatürk
Ana Sayfa Blog Sayfa 268

BASIN AÇIKLAMASI (SOSYAL GÜVENLİK IMF’YE KURBAN EDİLİYOR)

0

26 Nisan 2006, Çarşamba | 13:15

Reform adıyla makyajlanmış bu düzenleme ile sosyal devlet yok edilmekte ve sosyal güvenlik IMF’nin baskılarıyla piyasa aktörlerinin kucağına bırakılmaktadır” diyen Türkiye Kamu-Sen Genel Sekreteri Fahrettin Yokuş, Türkiye Kamu-Sen Genel Merkezi’nde yaptığı basın toplantısında kamu çalışanlarının, sosyal güvenlik sisteminin ve ülkenin geleceğinin IMF’ye kurban edildiğini açıkladı.
YOKUŞ’un açıklaması şöyle:

Değerli basın mensupları;

Kamuoyunun gündeminde olan sosyal güvenlik kanununun yasalaşmasıyla beraber bir ekonomik yıkım başlamıştır.

Sosyal güvenlik kurumlarını yıllardır yaptıkları popülist siyasete oyuncak edenler, sistemin tıkandığı noktada prim ödeyen çalışanları kurban olarak seçmiştir.

Reform adıyla makyajlanmış bu düzenleme ile sosyal devlet yok edilmekte ve sosyal güvenlik IMF’nin baskılarıyla piyasa aktörlerinin kucağına bırakılmaktadır.

IMF’den sosyal güvenlikle ilgili gelen mesajlar, hükümetin karnesini pekiyi gibi gösterse de 72 milyon insanımız ve gelecek nesillerimiz nezdinde hükümet, sınıfta kalmıştır.

Kamu çalışanları sendikaları ile hükümet arasında uzlaşmaya varılan mutabakat metnini hayata geçirecek tasarı yedi ay bekletildikten sonra çıkarılmış, gelecek nesillerimizin dahi hayatını karartacak olan bu tasarı ise bir oldu bittiye getirilmiştir. Her konuda olduğu gibi sosyal güvenlik konusunda da kapalı kapılar ardında yapılan hesaplar, bilgi saklamalar ve karartma uygulamaları yapılmıştır.

Güzel yanları varmış gibi gösterilen düzenlemeler, tam anlamıyla hayata geçtiğinde, hükümetin de maskesi düşecek ve bu millet nasıl aldatıldığını anlayacaktır.

Öyle ki; bugün 25 yıllık emeği sonunda hak ettiği emekli maaşını, en düşük ücretli memur yeni yasa ile ancak 40 yılda alabilecektir.

Bu hükümet, çocuklarımızın 15’er yılını çalarken, milletimizi de açlığa ve sefalete mahkum etmiştir.

Memurların prim yükünü 300 YTL’ye kadar artıran, emekli maaşlarını % 9-15 arasında azaltan yasanın IMF’nin istediği şekilde geçmesi için milletvekillerine 1.280 YTL temsil tazminatı ödenmesi ve maaşlarından yapılan 1.190 YTL’lik ek sosyal güvenlik kesintisinin kaldırılması ulufe olarak sunulmuştur.

Yasaya dair başka bir göz boyamayı da sizlere aktarmak istiyorum:

Özellikle işçi kardeşlerimizi etkileyecek olan bir uygulama da yine kamuoyundan saklanmaktadır.

Sayın Başbakan, artık işçilerimizin emeklilik işlemlerinin 1 saatte gerçekleşeceğini söylemektedir.

Ancak 2007’den itibaren işe başlayanlar için emekli olma şartı her yıl 100 gün artacak ve sonunda 9 bin güne çıkacaktır.

Bu da emekli olmak için gerekli sürenin her yıl 100 gün artı 1 saat artacağı anlamına gelmektedir.

Değerli basın mensupları,

Hükümetin hazırlamış olduğu bu kanun, sosyal sigorta hizmetlerinin ve sağlık hizmetlerinin finansmanında kişilerden kesilen prime dayalı bir sistem anlayışı getirmektedir.

Sosyal güvenlik kuruluşlarının açıkları ve bu açıkların nedenleri ne olursa olsun kapatılması öngören bu tasarı ile öncelikle hazineden sosyal güvenlik kuruluşlarına kaynak aktarımını önlemek amaçlanmıştır.

Sistemin tamamen kişilerden veya işverenlerden kesilen primlerle finanse edilen bir duruma gelmesi istenmektedir.

Hastanelerin yerel yönetimlere devredilmesinin ardından, etkin ve yeterli sağlık hizmeti sunulması ülkemiz şartlarında imkansız hale gelecektir.

Tüm bu gelişmeler, sağlık hizmeti sunumunun tümü ile özel sektöre bırakılmak istendiğini göstermektedir.

Tedavi hizmetlerinin bile bir kısmını kapsamına almayan bir kısmının da kulanım sayısına kısıtlamalar getiren ve % 20 ye kadar katılım payı öngören bu düzenleme ile sağlık hizmetlerinden dar ve sabit gelirlilerin yararlanmasını engelleyecektir.

Bu kanun özel sağlık sigortalarını teşvik etmektedir.

Sosyal güvenlik kurumlarının ve devletin sağlık hizmeti üretmemeleri sonucunda fiyatlar tamamen özel sektör tarafından belirlenecektir.

Temel teminat paketinde bulunacak yardımların yönetmelikle belirlenecek olması, gelecekte sağlık hakkının korunması konusunda şüpheler uyandırmaktadır. Çünkü ileride kapsam, istenildiği gibi daraltılabilecektir.

Değerli basın mensupları;

Hükümet arzu ettiği memursuz ülke fantezisini gerçekleştirebilmek için sosyal güvenlik sistemini de kurban etmiştir.

Bu yasa memurun maaşını azaltacak, prim yükünü artıracak, emekli aylığını düşürecek ve memuru ekonomik olarak ezecektir.

Bu amacına kılıf olsun diye zararların iki yıl boyunca kurumca karşılanacağı söylenmektedir.

Kanunun, siyaseten kendisine zarar vereceğinden korkan hükümet, böyle bir uygulama ile memurun geleceğini değil, kendi geleceğini düşünmüştür.

İki yıl sonra ise memur kaderine terk edilecektir.

Değerli basın mensupları;

AKP Hükümeti, çıkardığı bu kanunlarla sosyal devlet ilkesini zedelemekte ve son 3 yılda aldığı rekor borçların, faizlerini karşılayabilmek için sosyal güvenliği, çalışanları ve dolayısıyla milletin geleceğini feda etmektedir.

Saygılar sunuyorum.

BARETLE ÇALIŞACAĞIZ

Basın toplantısına giydiği baretle gelen Yokuş, 2007’den itibaren kamu çalışanı olarak görev yapacaklar için sosyal güvenlik anlamında bir durumun var olmayacağını, sistemin bir enkaz haline geleceğini belirterek, “Bu nedenle memur arkadaşlarımızın kendilerini korumaları için baret giymelerini tavsiye ediyoruz” dedi.

TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın açıklamaları hakkında görüşü sorulan Yokuş, Türkiye Kamu-Sen’in bu tartışmaların dışında olduğunu, Başbakan Erdoğan’ın milletini sevdiğini söylediğini belirterek “Eğer milleti seviyorsanız, işsizliğe, teröre çare bulmak istiyorsanız, gelin milletle, sivil toplu örgütleriyle görüşün” diye konuştu.

KURUM ZİYARETLERİNDE İLKELİ SENDİKAL MÜCADELEYE DESTEK

0

22 Nisan 2006, Cumartesi | 12:58

Genel Başkanımız Fahrettin YOKUŞ 21.04.2006 tarihinde Ankara’da 6 nolu Şube Yönetim Kurulu üyeleri ile birlikte Bağ-Kur Genel Müdürü Sayın Saner GÜNGÖR’ü ziyaretine müteakip Bağ-Kur çalışanlarını ziyaret etti.

Aynı gün S.S.K Ankara Sigorta Müdürlüğü Çalışanlarının servisleri S.S.K. 1 nolu şube Yönetim kurulu üyeleri ile beraber ziyaret ederek Kamu Personel Rejimi yasa tasarısı ve Reform olarak adlandırılan Sosyal Güvenlik yasa tasarıları ile çalışanların Mevcut haklarından geriye götürülmek istendiğini belirterek, Çalışanları Bu yasalara karşı çıkılması için sendikalara destek olmaları gereğini anlatmasından sonra üye olarak onurlu mücadelede bizde varız diyen Bağ-Kur ve S.S.K çalışanlarına Genel Başkan Fahrettin YOKUŞ teşekkür etti.

4688 sayılı Kamu Görevlileri sendikaları kanunu gereği kurumlarda en fazla üyeye sahip sendikalarla kurumu sevk ve idareye yetkili kamu işvereni ile eşit sayıda Sendika yetkilisi ile her yıl Nisan ve Ekim aylarında yapılan kurum idare kurulu Bağ-Kur Genel Müdürlüğünde Genel Eğitim ve Sosyal İşler Sekreteri Hüseyin ASLAN’ın katılımı ile yapıldı.

Genel Sekreter Sabahattin KAVLAK ise Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı çalışanları ile Bakanlıkta bir araya gelerek sendikal mücadele ile ilgili çalışmalar hakkında bilgi vererek Bakanlıkta sendikamızı temsil edecek yeni yönetimi oluşturdu.

FAZLA MESAİ ÜCRETLERİNDEKİ VERGİ KESİNTİLERİNE SON

0

18 Nisan 2006, Salı | 00:00

Bilindiği üzere 22.05.2004 gün ve 25469 sayıyla Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren yasayla, Adalet Bakanlığı’nda çalışan personele fazla mesai ücreti ödenmektedir.

Yapılan fazla mesai ücretlerinden gelir vergisi kesilmekteyken Sendikamız Kırıkkale Şubesinin girişimi sonucunda Kırıkkale Vergi Mahkemesine dava açılmış olup, anılan mahkemenin 06.05.2005 gün ve 2005/135 esas ve 2005/170 sayılı kararıyla yerel mahkeme fazla mesailerden gelir vergisi kesilmemesi gerektiği doğrultusunda karar vermiştir.
Ancak davalı idarenin temyiz etmesi sonucu Danıştay Bakanlığı bu kararı USUL yönünden OYÇOKLUĞU ile bozmuştu. Bunun üzerine yenilenerek açılan dava (usul hataları düzeltilerek) Kırıkkale Vergi Mahkemesinin 28.03.2006 gün ve 2006/116 esas ve 2006/255 sayılı kararıyla KABUL kararı verilmiştir. Bu şekilde çalışandan kesilen yaklaşık 13 YTL artık kesilmemektedir.

Sendikamız mevzuattan kaynaklanan sorunlarda üyelerimizin her zaman yanında olmaya devam edecektir.

GELİR UZMANLIĞI İÇİN ARANAN KPSS ŞARTINA DAVA AÇTIK

0

13 Nisan 2006, Perşembe | 00:00

Gelir İdaresi Başkanlığı Merkez ve Taşra Teşkilatı Personelinin Gelir Uzmanı Olarak Atanmalarında Uygulanacak Usul ve Esaslar 04.04.2006 tarihinde başkanlığın web sitesinde yayınlanmıştır.

İlgili düzenleyici işlemde halihazırda kamu çalışanı olan personelin yapılacak olan özel sınava müracaatı için Kamu Personel Seçme Sınavı’nda KPSSP49 puan türünden Başkanlıkça belirlenen yeterli puanı alması şartı aranmaktadır. Sendikamız zaten memur olan üyelerinin kamu görevlerine ilk defa atanacaklar için yapılan sınava girmesini zorunlu kabul eden usul ve esasların 2. , 6., 7/b ve 11. maddelerinin yürürlüğünün durdurulması ve iptali amacıyla Danıştay Başkanlığı’nda 10.04.2006 tarihinde dava açmıştır.

Konu hakkındaki gelişmeler web sitemizden ve gazetemizden ayrıca duyurulacaktır.

ANKARA 1 NOLU SSK BAŞKANI’NDAN AÇIKLAMA

0

12 Nisan 2006, Çarşamba | 19:08

Bugünlerde çok popüler olan bir olayı paylaşmak istiyorum sizlerle.Bir Sendikanın Genel Başkanının kendisini nasıl temize çıkarmaya çalışırken iyice batırıldığını, kaş yapayım derken göz çıkardığını, Memurlara dürüstlük dersi verirken kendisini ne hallere düşürdüğünü ve bir gazetede yayınlanan yazıdan sonra neler olduğunu yazmak ve sendikacılık adına hiçbir şey vermeden bir şeylere sahip olmak isteyen Genel Başkandan söz etmek istiyorum.

Ortadoğu gazetesinde bir manşet ” Böyle sendikacılar da var ” dikkatlice okununca Bir Genel Başkan için herhalde övgü ile bahsediliyor diye düşünüyor insan.(Aynı haber Cumhuriyet gazetesinde de yer almıştır) Ama gelin görünkü haberi okuyunca işin aslı anlaşılıyor. Bir kişi eline çantasını alıyor ve Genel Başkanım diyor. Çalıştığı kurumdan aldığı ücret her halde tatminkar değil ki hak aramak için kurulan bir kuruluşun başındaki insan önce kendi hakkını aramaya başlıyor ve çalıştığı kurumdan ayrılarak daha tatminkar bir ücret ile Devletin başka bir kuruluşuna transfer oluveriyor.

Buraya kadar her şey normal. Ama bu Kurumda asli görevini unutmuş olmalı ki eline çantasını alıyor, ve kimseye haber vermeden diyar diyar Sendikacılık yapacağım diye dolaşıyormuş. Hak arıyor memurun hakkını arıyor.Bakın hak ararken neler yapmış ben gazetenin yalancısıyım doğru olup olmadığını ispatlamak kendisine düşer. Orası beni de bir başkasını da ilgilendirmez.Ama! Ülkede Basın Özgürlüğü var gazeteciler de bu özgürlükten yararlanıyor ki? haber yapıyorlar. Ortadoğu gazetesi demek ki Sendikacılığa önem veriyor hakkımızı aradığını ortaya atan bir Genel Başkanın nasıl hak aradığı hususunda bilgiler veriyor. Gazete yazarlarını kutluyorum.

Aynı şeyleri biz de yaparsak bizi de deşifre edin sayın yazarlar bu hakkınız olduğu kadar böyle haberleri almakta bizim hakkımız. Yolunuz açık olsun.

Bundan sonraki gelişmelere bakalım. Bu gazete haberi üzerine Genel Başkan ve müritleri ortaya çıkıyor ve sağa sola sataşmaya başlıyorlar.

Efendim bu gazetede çıkan haberler asılsızmışmış… İftira atılıyormuşmuş…Bu gazete sendikamızın arka bahçesiymişmiş…

Bakın aklıma ne geldi ben bu kelimeyi bir yerden hatırlıyorum. “ARKA BAHÇE” ya bunu bir siyasi lider söyledi de aylarca mapus damlarında yattı. Bak bu insanlar uslanmıyorlar. Hak arayalım derken kendilerini içeri attıracaklar.

Burada kısaca bir fıkra anlatmak istiyorum size Bir gün ormanda yaşayan tüm mahlukat toplanmış ve demişler ki ya şu bülbüle bir oyun oynayalım demişler. Bülbülü çağırıp “ya kardeşim sen aslında varya bu sesinle aslanı bile dize getirisin aslında ormanın kıralı sen olmalısın baksana aslana sesi bile bir tuhaf çıkıyor” ” gel sen bu işe bir el at aslana kafa tut ve ormanın kralı sen ol ”

Bülbül garibimde düşünmüş taşınmış ” ya tabi arkadaşlar doğru söylüyor ben Aslana kafa tutayım ormanın kralı ben olayım der ve başlar Aslan hakkında ileri geri konuşmaya her mahlukat ile aslana haykırışını iletir. Bu haykırışlar Aslanın kulağına kadar gider. Sonunda Aslan yerinden kalkıp Bülbülü arar. Birde ne görsün Bülbül Ormanın güneş alan bir yerinde toplamış arkadaşlarını nutuk atıyor ” Aslan şöyle Aslan Böyle ” o anda birden aslanı görüverir ve korkudan ne yapacağını şaşırır. Aslan hiddetle sorar ” Bülbül hayırdır neler oluyor kulağıma bir fısıltılar geliyor ” der ve peşinden kükrer Bülbül iyice kormuş olacak ki ” Hiç ne olsun Aslan abi güneşlenmeye çıkmıştım. Herhalde güneş çarptı. aptal aptal konuşuyorum ” der ve orada pil biter.

Bakın konu nereye dayandı Aslan’ın sabrı taşmaya başlıyor ey Kendini Sendikacı sayanlar Web sayfanızda yayınladığınız yazılarınızı okuyorum. Gerçi okunacak pek bir şey yok ama şu son iki haberiniz Genel Başkanınızı temize çıkarma operasyonu ya elbetteki temize çıkarmak en doğal hakkınız. gazetede haber olmuş hak arayan haksız bir Genel Başkanı haklıymış gibi göstermek sizin eğer haklıysa ispat edersiniz. Haksızsa Kamuoyuna hesap verirsiniz benim buna bir itirazım yok.

Ammaaaa!!! siz kendinizi haklı çıkarmaya çalışırken birilerine çamur atarsanız bir gün gelir ki o çamurun içinde sizde boğulursunuz.

Sivil Toplum Örgütüsünüz veya öyle olduğunuzu iddia ediyorsunuz. Her şeyden önce üslup ve tarzınıza dikkat ediniz.Hitap ettiğiniz kelimeler Koskocaman bir Kamusen Camiasına atıfta bulunuyorsunuz.

Örnekmi? “malum sendika yok bizde onlara … derler, genel başkanımız haklı onların Genel Başkanları özel araçlarla geziyor, onlar Sendikalarından kaç lira aldıklarını açıklasınlar, Bilmem kimin arka bahçesi”

Bakın size tek bir kelime söyleyeyim çizmeyi aşıyorsunuz beyler. Haddinizi bilin efendi olun. İktidar partisinin rüzgarını ensenizde hissedip birden bire bülbül gibi şakımayın Aslanın kendisi karşınıza her an çıkabilir unutmayın.

Genel Başkanınızın hakaretlerine bir örnek de ben vereyim İstanbul da Kurumumuza ait Misafirhaneye kendi ve sekiz arkadaşı ile birlikte Kurum Yöneticilerini devreye sokup 3 oda ayırtıyorlar. Oda rezervasyonu pazartesi gününden başlıyor. Ama kendileri pazar günü geç saatte Misafirhaneye geliyor ve yer taleplerini gündeme getiriyorlar. Resepsiyonda görevli memur kendilerine rezervasyonun Pazartesi günü başlayacağı ama imkanlar ölçüsünde yardımcı olacağını ifade ediyor ve yine 3 oda ya bir gün önceden yerleştirmeye çalışıyor ve anahtarları kendilerine uzatıyor. İfade şu ” BİZ ATMIYIZ LAN 8 KİŞİ AHIRDAMI YATIYORSUN MÜDÜRÜN NEREDE KALDIR GELSİN LAN BEN BUNUN HESABINI SİZDEN SORARIM ”

Evet ben bunun hesabını senden sorarım. Ya sen kimsin sen benim Kurum teşkilatıma geleceksin hakaretler yağdıracaksın birrr. Sen Kurum ziyaretleri sırasında SSK nın birimlerini dolaşıp hava atacaksın Gazete haberi ile ilgili olarak benim teşkilatımı sorgulayacaksın Dava açacaksın ve aldığın parayla da basın mensuplarını davet ederek memur arkadaşlara ziyafet vereceksin. VERRRR kardeşim verr Devletin aç bıraktığı Memurlara tabi ki sahip çık bir öğün deyip geçme bak Sendikacılığın güzel yanları bunlar. Bir şeyler öğrenmeye başlamışsın. Birde Sendikal çalışma yapmaya giderken Ünitenden izin almayı öğrenebilsen Gazeteciler de manşet etmezler seni . Acaba sen de meşhur olmaya mı çalışıyorsun hani derler ya basın birini deklare ederse hemen meşhur olur hakkındır.

bak ben daha neler anlatacağım onların tabiriyle malum sendikanın karşıtlarına Kurum genel Müdürlüğümüzü ziyaretinde benim Şube Yönetim Kurulu Üyeme Sendikanıza katılması yönünde davet ediyorsunuz. Olabilir ama size kendisini tanıttığı zaman bile olsun sen yinede bize gel diyorsunuz. Senin arkadaşların da senin yaptığını yapıyor fark eden bir şey yokkk. fark eden tek şey sizin insanlarımıza yalvararak Sendikanıza üye olmalarını söylemeniz veya Bizden istifa etmelerini sağlamanız.

Ya böyle Sendikacılık olmaz Sendikacılığı bu kadar ayaklar altına düşürdünüz. Bizler utandık sizler utanmadınız ve usanmadınız. İnsanlara vaatler de bulundunuz ben kendi kurumumdan örnek veriyorum. İmza yetkisi verelim diye yola düştünüz. Memur için ne önemli bir şeyse verdiniz..VHKİ kadrosu dediniz üyelerimizi istifaya zorladınız. Tuttu veya tutmadı bilemiyorum peşinden şeflik sınavı dediniz yardımcı olacağız dediniz oldunuz. ya siz başarıyı gerçekten kıskanıyorsunuz. Ya bari bırakın kazananları en çok bizden kazandılar diye ortalığı birbirine kattınız.

KAZANAN ÜYELERDEN TÜRKİYE BİRİNCİSİ DE BİZDEN EN ÇOK KAZANAN DA BİZDEN NEDEN ÇATLIYORSUNUZ NEDEN BU TAHAMMÜLSÜZLÜK SİZİN DEDİĞİNİZ ÜYELERİNDE ZATEN % 90 bizim üyelerimiz size transfer olanlar vaatlerinize inanalar hakkıyla kazananlar onlar bir aşama sonra merak etmeyin Kartal her zaman yüksek uçar ve yuvasına döner.

Burada bitmedi İstanbul İlini ziyaret ettiniz Burada da kozunuz hazır İstanbul’dan Ankara’ya tayin sözü bu arada bir espri yapayım otobüs firmalarını da yarladınız mı çünkü o kadar çok vaatlerde bulunmuşsunuzki bir kaç firma rekabete bile girer o insanımızı buraya taşımak için.

Bakın Sayın SEndikacılık yaptığını zanneden insanlar İnsanların duygularıyla oynayarak sendikacılık yapılmaz.

Sendikalar vaat yerleri değildir. hak ve hukuk arama insanların sorunlarını çözmeye çalışma yerleridir.Kişilerin gururları ile oynamayın. Genel Müdürlüğümüzde Sendikamızdan nasıl üye istifa ettirdiğinizi nasıl üye kaydetmeye çalıştığınızı Çalışanların çocuklarının üzerine yemin ettirerek istifalarını aldığınızı, mayıs ayında başkanlık için seçim olduğunu ve başkan adayınızın kazanması için destek istediğinizi biliyoruz.

Ya bir onurlu bir şeyler yapın Sendikacılık adına bari Çalışanlarımızı ziyaretinizde Kurum İdari Kurullarından bahsedin BU KURULDA ÇALIŞANLARI HAKLARI VE HUKUKLARI İÇİN KURUM NEZDİNDE EN YÜKSEK MERCİ OLAN BU KURULDA TEMSİL ETMEK İÇİN DESTEK İSTEDİĞİNİZİ ANLATIN ÇALIŞANLARA BU KURULLARIN ASIL GÖREVLERİNİN NE OLDUĞUNU ANLATIN ÇALIŞANLARIMIZA SENDİKALARA ÜYE OLMAYAN ÇALIŞANLARIMIZIN BİR SENDİKAYA MUTLAKA ÜYE OLMALARI YÖNÜNDE ÇAĞRIDA BULUNUN ÇALIŞANLARIMIZA BİR SENDİKADAN İSTİFAYA ZORLAYARAK DİĞER BİR SENDİKAYA KAYIT YAPMANIN VE ISRARCI OLMANIN SENDİKACILIĞIN YÜZ KARASI OLDUĞUNU ANLATIN İNSANLARA

SİZEDE HAK VERİYORUM BU KONUDA SİZ BİLMİYORSUNUZKİ BU YAZILANLARIN NE İŞE YARADIĞINI ÇALIŞANLARIMIZA NE ANLATACAKSINIZ. BAKIN BİR KONUDA SİZİ DESTEKLİYORUM HAKLISINIZZZZZZZZ

Bakın ben ne yapacağım yarın onurlu bir Sendikacı olarak İstanbul’da yaptıklarınızı insanlara verdiğiniz sözleri belgeleriyle isimleriyle birlikte CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA,KURUM BAŞKANLIĞINA VE TEFTİŞ KURULU BAŞKANLIĞINA SUÇ Duyurusunda bulunacağım.

Siz çalışanların hakkını ararken vakit ayırıp biraz da kendi hakkınızı arayın diye.

Belki ders olurda onurlu bir Sendikacılık yapma yolunda bir adım atarsınız.

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE
NE MUTLU ONURLU SENDİKACILIK YAPANLARA
NE MUTLU BU YAZDIKLARIMDAN SONRA YUVASINA DÖNECEK ONURLU MEMUR ARKADAŞLARIMA
NE MUTLU KURUM İDARİ KURULLARINDA SİZLERİ ÇALIŞANLAR ADINA TEMSİL ETMEYE ÇALIŞACAK YETKİLİ SENDİKACILARA

KISSADAN SİZE BİR HİSSE
LAFIN ÖZÜ VE SON SÖZÜ YARASI OLAN GOCUNUR BEYLER

2004 YILI YETKİ DAVASI SONUÇLANDI

0

07 Nisan 2006, Cuma | 00:00

28.08.2004 tarihli ve 25567 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan tebliğe göre 01 nolu hizmet kolunda;

Türk Büro-Sen: 28.902,
Büro Emekçileri Sendikası: 28.491,
Büro Memur-Sen: 7.440,
Bağımsız Büro Çalışanları Sendikası: 622,
Hürriyetçi Büro Hizmetleri Sendikası: 30 üye sahibi olarak tespit edilmiştir.

Yetki tespitine itiraz eden Büro Emekçileri Sendikası’nın yetki tespiti isteği sonucunda Ankara 5. İş Mahkemesi 2004/1309 E. numaralı dosyayı incelemiş ve 16.03.2006 tarihinde verdiği kararda davanın reddine yönelik karar vermiştir. Bilirkişi raporunda ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın mahkemeye yaptığı yazışmalarında da yetkili sendikanın Türk Büro-Sen olarak tespit edildiği davada, davacı sendikanın kanunda belirtilen 5 iş günü içinde dava açmadığı ifade edilerek 2006/100 sayılı karar ile dava reddedilmiştir.

SSK SAĞLIK İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ÇALIŞANLARININ DİKKATİNE

0

28 Mart 2006, Salı | 17:23

31.01.2006 tarihinde SSK Başkanı Sayın Özkan DALBAY’la yapmış olduğumuz görüşmede Sağlık İşleri Genel Müdürlüğü bünyesinde acilen görevde yükselme sınavı açılması talebimiz karşılanmıştır.

Boş bulunan 81 Şef ve 9 Muhasebeci kadrosu için müracaatlar 27.03.2006 ile 07.04.2006 tarihleri arasında çalışılan birimlere yapılacaktır.

Yine kurum bünyesinde açık bulunan toplam 160 adet boş memur kadrosu için, kurumda yardımcı hizmetler sınıfında çalışanlar arasında, görevde yükselme sınavı yapılacaktır.

Memurluk sınavına katılabilmek için en az lise ve dengi okul mezunu olmak, kurumda yardımcı hizmetler sınıfında çalışıyor olmak, lise ve dengi okul mezunları için en az 3 yıl, yüksek okul mezunları için en az 2 yıl hizmet süresi olmak, şartlarının taşınması gerekiyor.

Sınava katılacak arkadaşlara şimdiden başarılar diliyoruz.

Türk Büro-Sen olarak, bu sınavda da kurum çalışanlarına hizmetlerimiz devam edecektir.

MALİ HİZMET UZMANLIĞINA GEÇİŞ SINAVINA KATILAMAYACAK OLANLARIN TAKİP EDEBİLECEĞİ YOLLAR

0

23 Mart 2006, Perşembe | 00:00

Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun 24.12.2005 Tarihli ve 26033 Sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Kanunun Geçici 2. maddesinde
“16 ncı maddenin altıncı fıkrasına göre ihdas edilip kurumlara tahsis edilecek Mali Hizmetler Uzmanı unvanlı serbest kadro adedinin yarısını geçmemek üzere;
a) Strateji Geliştirme Başkanlığı veya Strateji Geliştirme Daire Başkanlığı kurulan idarelerin,
1) Araştırma Planlama ve Koordinasyon Kurulu başkanlıklarında,
2) İdari ve Mali İşler Dairesi başkanlıklarında,
3) Araştırma Planlama ve Koordinasyon Dairesi başkanlıklarında,
4) Strateji Geliştirme Daire başkanlıklarında,
5) İdari ve Mali İşler Şube müdürlüklerinde,
6) Saymanlıklarında,
b) Geçici 1 inci maddenin dördüncü fıkrası uyarınca devredilen personel dahil Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğünde ve Muhasebat Genel Müdürlüğünde, Genel idare hizmetleri sınıfına dahil kadrolarda sınav tarihi itibarıyla fiilen toplam en az üç yıl hizmeti bulunmuş ve Mali Hizmetler Uzman Yardımcılığı giriş sınavına katılabilmek için gerekli öğrenim şartını taşıyanlar, 30/05/2006 tarihine kadar bir defaya mahsus olmak üzere Maliye Bakanlığınca Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığına veya Milli Eğitim Bakanlığı Ölçme ve Değerlendirme Merkezine yaptırılacak yazılı sınav ve yerleştirme sonucuna göre Mali Hizmetler Uzmanı kadrolarına atanırlar.”
denilmek suretiyle Mali Hizmet Uzmanlığı kadrosuna maddede sayılan personelin sınava girerek atanması imkanı getirilmektedir.
Taşrada aynı işi yapan Muhasebat Genel Müdürlüğü’ne bağlı il ve ilçe saymanlıklarında görev yapan il (taşra) atamalı personele ve Milli Emlak başta olmak üzere maddede sayılmayan çalışanlara her nedense bu sınava girebilme imkanı tanınmamıştır. Anayasa’nın 10. maddesine aykırı olan bu hükmün iptali için kanunlara karşı direk dava açma hakkı olan Ana Muhalefet Partisi ve Cumhurbaşkanı’nın yargıya başvurduğu yolunda bir duyum bulunmamaktadır.
14 Mayıs 2006 tarihinde yapılacak sınava katılamayanların izleyeceği yöntem şu şekildedir. Sınava müracaat ederek, başvurunun reddinden sonra red işlemine karşı idare mahkemesinde 60 gün içinde dava açmak, açılan davada işleme dayanak teşkil eden ilgili yasa hükmünün Anayasa’ya aykırılığını ileri sürerek, mahkemeden konuyu Anayasa Mahkemesi’ne taşımasını talep etmek. Mahkeme iddiayı ciddi görüp, bekletici mesele olarak ilgili yasa maddesini Anayasa Mahkemesi’ne götürme yönünde takdir yetkisine sahiptir.

SSK SINAVINDA BİRİNCİ SENDİKAMIZ ÜYESİ

0

17 Mart 2006, Cuma | 13:47

SSK Başkanlığı bünyesinde 4 Mart 2006 günü yapılan Şeflik sınavında Denizli Sigorta İl Müdürlüğü Personeli Sendikamızın 34190 nolu üyesi Abdullah MERSİN birinci olmuştur.

Sınava giren Sendikamız üyelerinden 115’i sınavı kazanarak başarılı olmuşlardır.

Sendika Genel Merkezimizin Ankara’da sınav öncesi üyelerimize yönelik yapmış olduğu kursun oldukça faydalı olduğu görülmüştür.

Kazanan Sendika üyelerimizi tebrik ediyoruz.

Türk Büro-Sen Genel Merkezi

SSK BAŞKANI ÖZKAN DALBAY’A TEŞEKKÜR

0

16 Mart 2006, Perşembe | 10:50

SSK Başkanı Özkan DALBAY’a 31.01.2006 tarihinde yapmış olduğumuz ziyaret sırasında sunmuş olduğumuz raporumuzda yer alan Yardımcı Hizmetlilerin, Genel İdari Hizmetler Sınıfına geçebilmelerini sağlamak amacıyla sınav açılması talebimiz yerine getirilmiştir.

Yardımcı Hizmetler Sınıfında çalışan ve bir çoğu lise ve yüksekokul mezunu arkadaşlarımızın açılan sınav sonrası mağduriyetleri sona erecektir.

Kurum Başkanı Sayın Özkan DALBAY’a kurum çalışanlarının sorunlarının çözümü noktasındaki hassasiyeti nedeniyle teşekkür ediyoruz.