Türkiye Kamu-Sen Araştırma Geliştirme Merkezi 2020 Aralık ayına ilişkin yoksulluk sınırı çalışmasının sonuçlarını açıkladı.

Türkiye İstatistik Kurumu’ndan alınan Aralık 2020 fiyatlarına göre yapılan araştırmada çalışan tek kişinin yoksulluk sınırı 3.832,38 TL olarak hesaplandı. Dört kişilik bir ailenin asgari geçim haddi ise 7.862,79 lira olarak belirlendi.

Sonuçlar, dört kişilik bir ailenin asgari geçim haddinin bir önceki aya göre 92,73 TL, %1,19 oranında arttığını gösterirken, çalışan tek kişinin açlık sınırı ise bir önceki aya göre 28,59 TL, %0,98 oranında yükseldi ve 2.959,02 lira olarak hesaplandı.

Araştırmaya göre geçtiğimiz sene 4 kişilik ailenin zorunlu masrafları 965,10 TL yani %14 oranında yükseldi. Buna karşın ortalama memur maaşı 463,83 TL (%11,56), en düşük memur maaşı 322,38 TL (%11,56) arttı.  Harcamalardaki artış, memur maaşlarına yapılan artıştan 501,27 TL daha fazla oldu.

Aralık 2020 itibari ile ortalama 4.478,00 TL ücret alan bir memurun ailesi için yaptığı gıda harcaması, maaşının %41,57’sini oluşturuyor.

Memur maaşının dörtte biri de kiraya gidiyor. Buna göre bir memur, ortalama maaşının %66,63’ünü yalnızca gıda ve barınma harcamalarına ayırmak zorunda kalıyor.

Diğer ihtiyaçlarını karşılamak için ise maaşının %33,37’si yani ulaşım, sağlık, eğitim, haberleşme, giyim gibi diğer zorunlu ihtiyaçlarını karşılamak için Aralık 2020 maaşından geriye yalnızca 1.494,31 TL kalıyor.

KAHVECİ: ZORUNLU HARCAMALARDAKİ ARTIŞ, MEMUR MAAŞLARINA YAPILAN ARTIŞTAN 501,27 TL DAHA FAZLA OLDU

Aralık 2020 asgari geçim sonuçlarını değerlendiren Genel Başkanımız Önder Kahveci, “Memur maaşları harcamalardaki artışa yenik düştü” dedi. Kahveci açıklamasında şunları söyledi:

“Hissedilen enflasyonda yaşanan fahiş artışlar memur maaşlarını ciddi derecede eritti. Bu zararın telafi edilmesi için memur maaşlarına ek zam yapılması gerekiyor. Ama kamu çalışanları ve emekliler %3 artı 3’e mahkum edildi. Sürekli ifade ediyoruz; enflasyon kadar maaş artışı gerçekte sıfır zam demektir. Doğru olan, enflasyon oranının üzerine refah payı eklenmesi suretiyle alım gücünün korunması ve iyileştirilmesidir.

Türkiye Kamu-Sen olarak “ek zam” talebimizde ısrarcıyız. Rakamlar da gösteriyor ki, eriyen maaşlarıyla alım güçleri düşen kamu çalışanları için başka çıkar yol bulunmamaktadır. Memurlar, 2021 için reva görülen %3 artı 3’lük zam oranıyla kış aylarını nasıl geçirecekler? Piyasalarda yaşanan dalgalanmanın etkisini de derinden hisseden memur ve emekliler için bıçak kemiğe dayandı.

Talebimiz, ekonomik gerçeklere uygun bir maaş zammıdır. Geçtiğimiz gün #MemuraEkZam etiketi ile yaptığımız sosyal medya çalışmasında binlerce kamu çalışanı isyanlarını dile getirerek çalışmamızı adeta sosyal medya mitingine çevirdi. Kısa sürede ülkemizde ve dünyada gündemin ilk sırasına çıktı. Kamu çalışanı geçinemediği için, ek zam konusunda büyük bir beklenti içindedir. Sosyal medya etkinliğimiz göstermiştir ki kamuda görevli vatandaşlarımız ekonomik dar boğazdadır.

Son dönemde yaşamakta olduğumuz ekonomik dalgalanmanın temelinde piyasaların durgunluğa girmesi, alım gücünün düşmesi ve belirsizlikler yatmaktadır. Piyasalara güven aşılamanın en kolay yolu, tüketici kesimi harcama yapabilir hale getirmektir. Kamu çalışanlarımıza verilecek bir ek zam bilinmelidir ki piyasalara da can verecek hareketlilik getirecektir”

2021 yılı için memur ve emekliye ek zam yapılmasına yönelik olarak Twitter üzerinden gerçekleştirdiğimiz #MemuraEkZam isimle etiket çalışmamız atılan yüzbinlerce twit ile Türkiye ve Dünya sıralamasında birinci oldu.
Genel Başkanımız Önder Kahveci’nin ilk tweeti ile başlayan çalışmamız ilk 10 dakika içerisinde Türkiye listesinde 1. sıraya oturdu.

Türkiye Kamu-Sen üyeleri, yöneticileri ve kamu çalışanlarının attığı yüzbinlerce tweet ülke gündeminde olduğu gibi dünya gündeminde de birinci sıraya yükseldi.

2021 yılı için reva görülen %3+3’lük artışın yaşanan ekonomik gelişmeler çerçevesinde yetersiz kaldığı gerçeğinin vurgulandığı etiket çalışmasında kamu çalışanları memura ek zam yapılmasının zaruriyet olduğunu dile getirdiler.

KAHVECİ: YÜZBİNLERİN KATILDIĞI BİR SOSYAL MEDYA MİTİNGİNE EV SAHİPLİĞİ YAPTIK

Türkiye ve dünya gündeminde birinci olan Twitter etkinliğini değerlendiren Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, “Kamu çalışanlarımızın bütün beklentilerini yakından takip ediyor ve çözüm odaklı olarak çaba sarf ediyoruz. İşte bu sorunlardan birisi olan ekonomik gerçekleri dile getirmek ve 2021 yılı için belirlenen %3+3 zammın yetersiz kaldığını bir kez daha gündeme taşımak için düzenlemiş olduğumuz Twitter etkinliği tam anlamıyla bir sosyal medya mitingine dönüşmüştür.

Yüzbinlerce tweetin atıldığı ve ek zam beklentisinin üstüne basa basa vurgulandığı bu çalışmamıza katılan ve destek veren herkese sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.

Kamu çalışanlarımızın kayıpları telafi edilmeli, gerekirse toplu sözleşme masası yeniden kurulmalı ve memurlarımıza ek zam verilmelidir. Bu konudaki ısrarımız aylardan beri süregelmektedir. Yaşanan gelişmeler bizleri haklı çıkarmıştır. Bu nedenle ek zam konusundaki ısrarımız bundan sonra da devam edecektir.

Twitter’daki bu etkinliğiniz umuyoruz ki yetkililerimizi de harekete geçirecek ve milyonlarca kamu çalışanı, emekli ve ailelerini sevindirecek bir karara imza atacaklardır.

Talebimizi ülke gündemine taşıyan ve yüzbinlerce twit atan üyelerimize ve kamu çalışanlarına bir kez daha teşekkür ediyorum” dedi.

2020 yılı enflasyon rakamları belli oldu. Buna göre 2020 yılında tüketici fiyatları ortalama %14,6 oranında yükseldi. Hal böyle olunca memurlara %4.36 enflasyon farkı verilmesi gündeme geldi. Buna göre memur maaşları ocak ayı itibari ile %7,36 oranında zamlanacak. Konuyla ilgili sosyal medya hesaplarından açıklama yapan Genel Başkanımız Önder Kahveci şunları söyledi:

“Bu oran gerçek anlamda memur maaşlarına 2021 yılı için yapılacak zammı ifade etmemekte, 2020 yılından alacaklı oldukları %4.36’yı da içermektedir. Hal böyle olunca memur maaşlarına yalnızca enflasyon kadar zam yapılmakta bu zam da altı ay geriden gelmektedir. Dolayısıyla memur maaşları sürekli enflasyon karşısında erimekte alım gücü hızla düşmektedir. Enflasyonun %14,6 olduğu, asgari ücrete %21,6 oranında zam yapıldığı bir ortamda memur maaşları %3 oranında zamlanacaktır.

Bunun adalet ve hakkaniyetle bağdaşmadığı açıktır. Her dönem enflasyon farkı aldatmacasıyla memur ve emekliler oyalanmaktadır. Enflasyon farkının yaşandığı dönemlerde enflasyon sürekli önden gitmekte memur maaşları erimekte alım gücü düşmekte altı ay sonra bu zararı bir defaya mahsus telafisi söz konusu olmaktadır. Dolayısıyla mevcut durumda enflasyon atlı, memur ise yaya bırakılmış durumdadır.

Enflasyon farkı ile birlikte memurun zammı %7,36 olarak lanse edilmektedir ancak memurun aldığı zam %3 tür.

Türkiye Kamu-Sen olarak memur maaşlarının yeniden revize edilmesi ısrarımızı bir kez daha buradan ilan ediyoruz.”

Genel Başkanımız Önder Kahveci, yeni yılın hayırlar getirmesini dileyerek, “Felaketlerle dolu 2020 yılını geride bırakırken, 2021’nin tüm insanlık için başta sağlık getirmesini temenni eder, Çalışanların sorunlarının çözüme kavuştuğu, daha iyi bir çalışma hayatının olduğu yeni bir yıl dilerim” dedi.

2020 yılında yaşanan sıkıntılara dikkat çeken Genel Başkanımız Önder Kahveci yeni yıl ile ilgili aşağıdaki açıklamayı yapmıştır:

“Acısıyla, tatlısıyla bir yılı geride bırakıp, yeni bir yıla giriyoruz. Her ne kadar 2020 yılı dünya ve ülkemiz açısından pek iç açıcı geçmemiş olsa da yeni başlangıçlar, yeni umutları da beraberinde getirir.

Mevlana’nın

“Her gün bir yerden göçmek ne iyi

Her gün bir yere konmak ne güzel

Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş.

Dünle beraber gitti cancağızım,

Ne kadar söz varsa düne ait

Şimdi yeni şeyler söylemek lazım.” dizelerindeki umut, 2021 yılının daha hayırlı günler getireceğine olan inancımızın taze kalmasına vesile oluyor. Türkiye Kamu-Sen olarak yeni yılda yeni bir başlangıç, daha sağlıklı bir dünya, daha müreffeh bir Türkiye, daha mutlu bir kamu çalışanı görmek arzusundayız.

Geçtiğimiz yıl bütün dünyayı kasıp kavuran küresel salgın nedeniyle çok canlar kaybettik. Salgın, yaşam ve çalışma tarzımızı değiştirdi; işsizlik yükseldi, hayat pahalılığı arttı. Bir yanda depremler, sel felaketleri diğer yanda kuraklık hayatımızı tehdit eder hale geldi. Bütün bu felaketler yaşanırken sağlık çalışanlarımızın özverili mücadelesi, tüm kamu görevlilerimizin fedakarlıkları ekonomik ve özlük hakları bakımından bir karşılık bulmadı; sözleşmeli istihdamı bütün hızıyla sürdü, enflasyonun %14 olduğu bu dönemde 2021 yılı maaş zammı %3+3’te kaldı. Hal böyle olunca kamu görevlileri adına yapılan adaletsiz uygulamalara yenilerinin eklendiği, salgın ve ekonomik krizle ülkelerin sarsıldığı bir yılı geride bırakıyor; Doğu Türkistan ve Filistin başta olmak üzere dünyanın her köşesinde ezilen, katledilen, yok edilen mazlumların çığlıkları eşliğinde yeni bir yıla giriyoruz.

Bütün bu olumsuzluklar içinde bizlere düşen, insanlığı yüceltecek değerlere sahip çıkıp; toplumları uçurumun eşiğine getiren adaletsiz uygulamaları dünyadan silmek için mücadele etmek, görevimizi layıkıyla, en güzel şekilde yerine getirmek ve güzel günler için ümidimizi kaybetmemektir.

Unutulmamalıdır ki; gündüzün en yakın olduğu an, karanlığın en yoğun olduğu zamandır. Türkiye Kamu-Sen camiası olarak küresel salgın belasının son bulduğu, sevdiklerimize doyasıya sarılabildiğimiz, gelecek kaygısı taşımadan, güvenli ve güvenceli işlerde çalışıp, sokaklarda, parklarda gönül rahatlığıyla gezebildiğimiz güzel günlerin çok yakın olduğu düşüncesi içinde milletimizin yeni yılını kutluyor, hayırlara vesile olmasını diliyoruz.”

Bilindiği üzere ülkemizi ve dünyayı etkisi altına alan Covid-19 virüsü sebebi ile fiziki ortamda bir araya gelemediğimiz Şube Başkanlarımız ve İl Temsilcilerimiz ile 25.12.2020 tarihinde 5. Grup toplantımızı telekonferans üzerinden gerçekleştirdik.

Toplantıda Genel Başkanımız Osman Eksert, Genel Başkan Yardımcılarımız Hüseyin Aslan, Bayram Ali Oymak, Nebi Yay, Kadir Polat, Gürkan Orhan ile Burdur, Kars, Kütahya, Malatya, Nevşehir, Niğde, Ordu, Rize, Siirt, Sivas, Tekirdağ, Tokat, Trabzon ve Van Şube Başkanlarımız ile İl Temsilcilerimiz katıldı.

Genel Başkanımız Osman Eksert, “Hepiniz biliyorsunuz ülke ve dünya olarak çok zor bir dönemden geçiyoruz. Bu süreci maske, mesafe ve hijyen kuralı ile Allah’ın da izni ile atlatacağız. Bu vesile ile sağlık çalışanlarımıza tekrar teşekkür etmek istiyorum, Allah bütün hastalarımıza acil şifalar versin” dedi.

 Eksert, “Bu hastalık sürecinde kamuda dönüşümlü çalışma uygulamasına geçildi. Ancak görüyoruz ki bazı illerde Cumhurbaşkanlığı genelgesi uygulanmıyor. Ayrıca kabine toplantısının ardından alınan karar ile kamuda mesai saatleri 10:00 – 16:00 olarak değiştirildi. Konuyla ilgili genelge de yayınlandı. Sağlık, güvenlik gibi kurumlarımız bu mesai uygulamasının dışında bırakıldı. Biz kamuda dönüşümlü mesai ve yeni çalışma saatlerinin uygulamasını takip ediyoruz ve gerek görülen yerlerde genelgelerin uygulanması için ilgili kurumlara yazı yazıyoruz.  Biliyoruz ki dönüşümlü çalışma döneminde iş yükü arttı. Bu sebeple kamu da personel eksikliğinin giderilmesi ile ilgili taleplerimizi de kurumlara iletiyoruz.

Bu dönemde işçileri ilgilendiren birçok konu gündeme geldi ancak İşçi Sendikaları gerek görülürse üretimden gelen güçlerini durduracaklarını açıklayarak, bu çalışmaların hayata geçmesini engelledi. Bu tehlike maalesef memurlarımız için de vardır. Hepiniz biliyorsunuz ki Hükümet geçmişten bu güne kadar kamuda personelin fazla olduğunu ve iş güvencesinin kaldırılması gerektiğini savunmaktadır. Memur Sendikalarının grev hakkı olmadığını hatırlatarak, pandemi sürecinde de alınan tedbirlere uyarak, özveri ile çalışmalarımızı sürdürmeliyiz. Salgın döneminin bahane edilerek, memurlarımızın iş güvencesinin kaldırılmasına asla müsaade etmeyeceğimizi bir kez daha belirtiyorum.” Dedi.

MEMUR PAKETİ İSİTİYORUZ

Genel Başkanımız Osman Eksert sözlerine şöyle devam etti: “Sözleşmeli çalışanların kadroya geçirilmesi talebimizi, kurumlarda faklı şekilde uygulanan istihdam şekillerinin tamamen kaldırılarak, kamuda çalışanların tamamına kadro verilmesini istiyoruz.

Biz 3600 ek göstergenin sadece 4 grupla sınırlı kalmayıp, tüm unvanlara yansıtılması için elimizden geleni yapacağız, konuyla ilgili olarak hazırladığımız kanun teklifimiz de TBMM’de komisyonda bekliyor.  YHS çalışanlarının GİH’e geçirilmesi talebimizle alakalı girişimlerimiz de devam ediyor.

Pandemi sürecinde yaşanan döviz kuru artışı, enflasyon rakamlarındaki hızlı yükseliş ise, memurlarımız için ek zam ihtiyacı doğurmuştur. Biz Türkiye Kamu-Sen olarak, TBMM’den yeni bir memur paketi istiyoruz. Memurlarımıza yapılacak ek zam aynı zamanda esnaf için de can suyu olacaktır.

Bu süreçte kurumların açmış olduğu Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği sınavlarında üyelerimize destek vermeye devam ediyoruz. Eğitim kitabı ve online eğitimlerimiz bundan sonra sınav açılacak tüm kurumlarda da üyelerimize desteğimiz aynı şekilde devam edecektir.

Biz, Türkiye Kamu-Sen ve Türk Büro-Sen olarak, memurlarımız için verdiğimiz hak mücadelesine şartlar ne olursa olsun devam edeceğiz.”

Genel Başkanımız Osman Eksert’in konuşmasının ardından Şube Başkanlarımız ve İl Temsilcilerimiz  ile pandemi sürecinde yapılacak çalışmalar hakkında fikir alışverişinde bulunuldu.

Gümrük Muayne Memurları Derneği Başkanı Hakan Ülker ve Yönetim Kurulu Üyeleri 24 Aralık 2020 tarihinde Genel Başkanımız Osman Eksert’i ziyaret etti.

Gümrük muayne memurlarının taleplerini ileten Dernek Başkanı Hakan Ülker, “Muayne memurları olarak sorunlarımızın çözümü için desteğiniz bizim için çok önemli, Türk Büro-Sen’in sorunlarımızın çözümü için her zaman gayret ettiğini ve bundan sonra da aynı gayreti göstereceğini biliyoruz” dedi.

Genel Başkanımız Osman Eksert ise, “biz hizmet kolumuza bağlı tüm kurumlarda çalışanların sorunlarını çözmek için gerekli tüm girişimleri yapıyoruz. Muayne memurlarının daha iyi şartlarda çalışması ve taleplerinin karşılanması için elimizden geleni yapacağız” dedi.

657 Sayılı Kanunun “ Kademe ve kademe ilerlemesi” başlıklı 64. Maddesinde yer alan “Son sekiz yıl içinde herhangi bir disiplin cezası almayan memurlara, aylık derecelerinin yükseltilmesinde dikkate alınmak üzere bir kademe ilerlemesi uygulanır.” hükmü gereğince sözleşmeli statüde çalışmakta iken, 657 Sayılı Kanunun 4/A maddesi gereğince istihdam edilmeye başlanan personelin kademe talebinde sözleşmeli geçirdiği sürelerin Kurumlarca dikkate alınmadığı bilinmektedir.

Bu kapsamda, ilgili mevzuat hükümleri ve yargı kararları çerçevesinde, kadroya geçen sözleşmeli personelin, disiplin cezasız geçirdiği sekiz yıla karşılık bir kademe verilmesi hususunda sözleşmeli geçirilen sürelerin de dahil edilmesi hususunda gereğinin yapılması talepli başvurumuzu Cumhurbaşkanlığına ilettik.

İlgili yazımızı görmek için tıklayınız