Tarihi binlerce yıl öncesine dayanan Türk Milleti’nin; vatansever, devletine ve milletine sevdalı evlatlarının büyük mücadeleler sonucunda kurmuş olduğu Türk Büro-Sen ve Türkiye Kamu Sen’e bağlı Sendikaların resmi kuruluşunun üzerinden tam 28 yıl geçti.

Geçen 28 yıl gösterdi ki, Türkiye Cumhuriyetinin kamu Sendikacılığı açısından gerçek yol göstericisi ve hak savunucusu sadece Türkiye Kamu-Sen ve ona bağlı Sendikalarıdır.

Mücadelesinin temeline insanı koyan, kuruluş ilkelerinin temeline “İnsan mukaddes, emek kutsal” anlayışını alan, “Bizim ilkemiz, Önce Ülkemiz” felsefesini kendine düstur edinen, alın teri ve emeğin kıymetini herşeyin üstünde tutan, hiçbir baskıya boyun eğmeden dik duran, her daim memurun lehine kazanımların altına imza atan, yürekli ve cesur Türk Memurunun tek birleşme adresi olan Sendikamızın 28. Yaşı kutlu olsun.

28 yıllık mücadelemizde hak, hukuk ve adalet diyerek, kamu çalışanlarının haklarının korunup geliştirilmesi için mücadele ettik. Kamuda her zaman liyakat, ehliyet ve birikim kriterlerinin hayata geçirilmesini talep ettik. Hak mücadelemizi sadece mensuplarımız için değil, tüm kamu çalışanları için verdik.

Sendikamız gücünü bugüne kadar hep üyelerinden almış, bundan sonrada üyelerinden almaya devam edecektir. Bu sebepledir ki, Sendikamız binlerce kazanımın altına imza atabilmiştir. Çok şükür ki, Türk Büro-Sen’in bu şanlı mücadelesi Türk Memur Sendikal hareketine altın harflerle yazılmıştır.

42 bini aşkın üyesiyle, aile sıcaklığı içinde birleştirdiği her bir ferdiyle ortak hedeflerimizden şaşmadan, kuruluşumuzda belirlediğimiz ilkelerden sapmadan, memurlarımızın hak ve menfaatlerini koruyup kollamaya devam ediyoruz.

28 yıllık onurlu mücadelemizde ahirete intikal eden, emekli olan dostlarımız oldu. Mücadeleyi bugünlere getiren ve Sendikamıza katkı sağlayan, ilkelerimizden sapmamış tüm gönül dostlarımıza teşekkür ediyoruz.

Geçmişte ve halen Türk Büro-Sen üyesi olan ve bize destek veren tüm teşkilat mensuplarımıza canı gönülden teşekkür ediyoruz.

Nice 28 yıllara hep birlikte yürümek dileğiyle…

Ne Mutlu Türk Büro-Sen’liyim diyene…

Ne Mutlu Türkiye Kamu-Sen’liyim diyene…

Türkiye Kamu-Sen Yüksek İstişare Kurulu Toplantısı Genel Başkanımız Önder Kahveci’nin başkanlığında yapıldı.
Sendikalarımızın Genel Başkanları, Genel Merkez yöneticilerimiz ve il temsilcilerimizin katılımıyla telekonferans yoluyla yapılan Yüksek İstişare Kurulu toplantısında, pandemi dönemi, Türkiye Kamu-Sen’in faaliyetleri ve yaklaşan 15 temmuz yetki sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulunuldu.

KAHVECİ: PANDEMİ  SÜRECİNDE  KAMU ÇALIŞANLARI GÖREVLERİNİ EKSİKSİZ YERİNE GETİRMİŞTİR

Toplantının açılışında konuşan Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, Yüksek İstişare Kurulu toplantısının kamu çalışanlarına, camiamıza ve milletimize hayırlı ve uğurlu olmasını dileyerek sözlerine başladı. Kahveci, “Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Arzu ederdik ki yüz yüze toplanalım, beraber olalım ama bu süreçte mecburen bir müddet böyle evam edeceğiz ve İnşallah yine tekrar yan yana yüz yüze sohbet ettiğimiz günlerde gelecektir.

Bingöl’de yaşanan deprem felaketi nedeniyle ben milletimize geçmiş olsun dileklerini iletiyor, hayatını kaybeden vatandaşlarımıza yüce Allah’tan rahmet diliyorum. 2020 yılı maalesef zor bir yıl oluyor. Pandemi süreci, depremler, felaketler… Allah beterinden esirgesin. Pandemi sürecinde vaka sayısında ciddi artış var ama tedbiri elden bırakmamak lazım. Bulunduğumuz yerlerde mutlaka bu hassasiyeti dile getirelim. Kamu çalışanları bu süreçte zorlu bir sınav verdi, çok üstün gayret gösterdiler. Bütün kurumlarımız aralıksız şekilde kesintisiz olarak görevlerine devam ettiler. Sağlık çalışanları, PTT çalışanları, güvenlik güçleri, ulaşım çalışanları… Bütün hizmet kollarında canla başla görevlerini yerine getirdiler. Türkiye Kamu-Sen olarak süreci oldukça iyi yönettik. Gerek Ankara’da gerek illerimizde bütün bizlere ulaşan bilgileri yetkili mercilerle paylaştık. Biz bugünleri oldukça önceden gördük. Geçtiğimiz yıl düzenlediğimiz çalışma hayatının geleceği ve sendika 4.0 konulu panelde aslında bugünleri anlatmıştık. İşte o gün söylediklerimizi bugün yaşıyoruz. Çalışma hayatına farklı yeniliklerin geleceğini artık daha net görüyoruz. Sosyal medyanın ne kadar önemli olduğunu bu süreçte çok net gördük. Teşkilat yöneticilerimiz sosyal medya alanında etkili olmalı, sosyal medya etkinliklerimizi takip edin ve kamuoyu oluşturalım. YouTube kanalı kurduk, mutlaka abone olalım. Bu mecrada da mücadelemizi verelim. Önümüzdeki süreçte bu alanları çok daha etkili şekilde kullanacağız” dedi.

KAHVECİ: MEMUR PAKETİ SÖYLEMEMİZ ISRARLA DEVAM EDECEK

Kamu çalışanlarının alım gücü maalesef azalmaya devam ediyor. 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı 7400 lira civarında, ortalama memur maaşı ise 4.200 TL civarında. Rakamlar ortada. Beceriksiz sendikaların bizleri getirdiği durum ortadadır. Artık yetkili olma zamanımız geldi. Yetkili olduğumuz dönemde bizim yaptıklarımız da ortada. Ek zam talebimizi gündemde tutmaya devam edeceğiz.

Memur paketi söylemimiz hala güncelliğini korumaktadır. Bu paketin içindeki maddeler hayata geçerse birçok sorunun üstesinden gelineceği kanaatindeyiz.

Sözleşmeli çalışmanın bir an önce bitirilmesi ve kadrolu istihdamın bütün hizmet kollarında geçerli olmasını istiyoruz. İş güvencesi Türkiye Kamu-Sen’in kırmızı çizgisidir. Ücretli öğretmen vekil ebe, vekil hemşire, vekil imam…Böylesine farklı istihdam içerisinde kamu hizmetlerini sürdürmek kolay değil, dolayısıyla sözleşmeli istihdam modelinden bir an önce vazgeçilmelidir.

Vergi dilimleri son derece can sıkıcı bir durum. Kamu çalışanlarının ödedikleri vergiler sanıyorum vergi rekortmeni olacak düzeydedir. Memurlar maaşlarını almadan, ihtiyaçlarını karşılamadan devleti olan sorumluluğunu yerine getirmek üzere vergilerini ödüyorlar. Ortada bir haksızlık var bu haksızlığı gidermek için kamu görevlilerini yüzde 15’lik vergi diliminde sabitlemek gerekmektedir.

3600 ek gösterge konusunu söylemekten yorulduk. Sürekli olarak dile getiriyoruz, “Gelin bunu bir an önce hayata geçirelim” diye. Salgın döneminde kamu çalışanları bunu fazlasıyla hak ettiler. Sayın Cumhurbaşkanının sözü bir an önce yerine getirilmelidir. Türkiye Kamu-Sen bu konuda çok ciddi bir çalışma yaptı ve o kanun teklifi Plan Bütçe Komisyonu’nda bekliyor. Bir milletvekili ek göstergenin çok zor olduğunu söylüyor, şu süreç maliyet hesabı yapılacak bir süreç değildir. Biz bu konuda ısrarlıyız,bir an önce ek göstergenin çıkmasını bekliyoruz.

Yardımcı hizmetlilerin sorunlarını yakından biliyoruz. Bu insanlar emek vermişler, emeğe saygı duymak gerekir. Genel idari hizmetler sınıfına alıp memur kadrosu verilmeli ve bu arkadaşlarımız  motive edilmeli.

Belediyelerde sözleşmeli olarak görev yapan personelin durumunu mahkeme sürecini yakından takip ediyoruz. En üst mercilere kadar bu sorunu ilettik. Koronavirüs salgını nedeniyle eylem birimize bir süre ara verdik ancak herkes bilmeli ki Türkiye Kamu Sen hiç bir eylemi yapmaktan çekinmez. Yargı sürecini takip ediyoruz.

Tüm ödemelerin emekliliğe sayılması ve bayram ikramiyesi gibi taleplerimiz konusunda ısrarımız devam ediyor.

Mülakat sistemine cepheden karşıyız ve karşı çıkmaya devam edeceğiz. Mülakat kul hakkı demektir, her alanda mülakat kaldırılmalıdır.

Sendika kanunu çağın gereklerine uyan bir kanun değil, İnşallah bu konuda da bir çalıştay yapıp ilerleyen dönemde kamuoyu ile paylaşacağız.

Kovid-19 nedeniyle hayatını kaybeden sağlık çalışanları ve diğer kamu çalışanlarına Şehitlik ünvanı verilmesi konusunda bir talebimiz oldu, onunda takipçisi olacağız.

Türkiye Kamu-Sen’in hedefi 11 hizmet kolunda da yetkili olarak o masaya oturmaktır. Bu konuda hepimiz gayretli olacağız ve hak mücadelemize yılmadan devam edeceğiz.

Doğruları söylemeye ahlaklı sendikacılık yapmaya devam edeceğiz 24 Haziran Türkiye Kamu-Sen konfederasyonun kuruluş tarihidir yeni yaşınız kutlu olsun hepinize saygı ve sevgiler sunuyorum.

İl temsilcilerimizin de söz alarak katkıda bulundukları yüksek istişare kurulu toplantısının sonunda bağlı sendikalarımızın Genel Başkanları da birer değerlendirme konuşması yaptı.

Yüksek İstişare Kurulu Toplantımız son olarak Genel Başkan Önder Kahveci’nin toplantıya ilişkin genel bir değerlendirmesi ile sona erdi.

Türkiye Kamu-Sen Araştırma Geliştirme Merkezi’nin yapmış olduğu 2020 Mayıs ayına ait asgari geçim endeksi sonuçları açıklandı.
Türkiye İstatistik Kurumu’ndan alınan Mayıs 2020 fiyatlarına göre yapılan araştırmada çalışan tek kişinin yoksulluk sınırı 3.606,33 TL olarak hesaplandı. Dört kişilik bir ailenin asgari geçim haddi ise 7.395,06 Lira olarak belirlendi.

Sonuçlar, dört kişilik bir ailenin asgari geçim haddinin bir önceki aya göre %0,39 oranında arttığını gösterdi. Çalışan tek kişinin açlık sınırı ise bir önceki aya göre %0,72 oranında arttı ve 2.786,46 Lira olarak hesaplandı.

Türkiye’de 4 kişilik bir ailenin ortalama gıda ve barınma harcamaları toplamı ise 2020 yılı Mayıs ayında 2.817,87 Lira olarak tahmin edildi.

Yapılan araştırmada, 4 kişilik bir ailenin sağlık kuruluşlarının belirlediği gibi sağlıklı bir biçimde beslenebilmesi için gerekli harcamanın Mayıs 2020 verilerine göre günlük 58,74 Lira olduğu belirlendi.

Ailenin aylık gıda harcaması toplamı ise 1.762,11 Lira oldu. Mayıs 2020 itibari ile ortalama 4.234,52 TL ücret alan bir memurun ailesi için yaptığı gıda harcaması, maaşının %41,61’ini oluşturdu.

Türkiye İstatistik Kurumu verilerinde 1.055,76 Lira olarak belirlenen kira gideri ise Mayıs 2020 ortalama maaşının %24,93’üne denk geldi.

Buna göre bir memur, ortalama maaşının %66,54’ünü yalnızca gıda ve barınma harcamalarına ayırmak zorunda kaldı.

Diğer ihtiyaçlarını karşılamak için ise maaşının %33,46’sı kalmıştır. Ortalama ücretle geçinen bir memur ailesinin ulaşım, sağlık, eğitim, haberleşme, giyim gibi diğer zorunlu ihtiyaçlarını karşılaması için Mayıs 2020 maaşından geriye yalnızca 1.416,87 TL kaldı.

KAHVECİ: PANDEMİ DÖNEMİNDE GEÇİM DAHA DA ZORLAŞTI

Asgari geçim sonuçlarını değerlendiren Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, “Pandemi döneminde geçim daha da zorlaştı, zorunlu harcamalardaki fiyat artışı enflasyonu geride bıraktı” dedi. Kahveci, “Dört kişilik bir ailenin insanca yaşaması için 7400 TL civarında bir gelir gerekmektedir.

Memur maaşları bu rakamın çok gerisinde kalmıştır.  Pandemi döneminde canla başla mücadele eden kamu çalışanlarının emeklerinin mutlaka değerlendirilmesi, %4’lere %3’lere mahkum edilmemesi gerekir.

“Kamu çalışanları ne iş yapıyor?” diyenler, bu dönemde memurların nasıl hayati bir rol oynadığını biliyoruz ki çok yakından gördüler. Böylesine önemli görevleri ifa edenlerin ekonomik sıkıntılarının giderilmesi zaruri bir hal almıştır. Kamu çalışanları önümüzdeki dönemde kendilerine verilecek desteği fazlasıyla hak etmektedirler.” dedi.

Türkiye Kamu-Sen resmi YouTube kanalı düzenlenen törenle yayın hayatına başladı.
Türkiye Kamu-Sen Genel Merkezi binası bünyesinde oluşturulan ve son teknolojinin kullanıldığı stüdyomuz Genel Başkanımız Önder Kahveci, bağlı sendikalarımızın Genel Başkanları ve Genel Merkez yöneticilerimizin katılımıyla  açıldı.

Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanı Nuri Ünal’ın yaptığı duanın ardından Genel Başkanımız Önder Kahveci’nin kurdeleyi kesmesiyle ilk yayın başladı.

Stüdyoyu gezen Genel Başkanlarımız kamu çalışanlarının beklenti ve sorunlarının bu mecradan da en güzel şekliyle dile getirileceğini ifade ettiler.

KAHVECİ: SOSYAL MEDYAYI ETKİLİ BİR ŞEKİLDE KULLANMALIYIZ

Genel Başkanımız Önder Kahveci yaptığı değerlendirmede, sosyal medyanın önemine vurgu yaparak tüm kamu çalışanlarını Türkiye Kamu-Sen YouTube kanalına abone olmaya ve seslerini duyurmaya davet etti.

Yaşanan salgın döneminde bu platformların ne kadar önemli olduğunun altını çizen Genel Başkan Kahveci, “Türkiye Kamu-Sen bugünleri çok daha öncesinden görerek Sendika 4.0 projesiyle bunu ortaya koymuştur. İşte o gün söylediklerimiz bugün hayatımıza tam anlamıyla girmiştir. Türkiye Kamu-Sen YouTube kanalının Türk memuruna ve milletimize hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum” dedi.

Mayıs ayı enflasyon rakamlarının açıklanmasıyla birlikte memur maaşlarının enflasyon karşısındaki durumu da ortaya çıktı. Buna göre mayıs ayında tüketici fiyatları endeksi yüzde 1,36 yükseldi. Enflasyon yılın ilk beş ayında yüzde 4,57 artarken yıllık enflasyon 11,30 olarak hesaplandı.

Türkiye Kamu-Sen Ar-Ge Merkezi’nin TÜİK tarafından açıklanan enflasyon rakamlarına dayanarak yaptığı araştırmaya göre memur maaşları 5 ayda 0,57 oranında eridi.

KAHVECİ: SALGINLA CANLA BAŞLA MÜCADELE EDEN MEMURLARIN EMEKLERİNİN KARŞILIĞI ERİYEN MAAŞLARI OLMAMALI

Mayıs ayı enflasyon rakamlarına ilişkin açıklamalarda bulunan Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, “Enflasyon memurun cebini yakmaktadır. Çarşı, pazarda cebimize doğrudan yansıyan zamların üzerine bir de Covid-19 salgının getirmiş olduğu olumsuzluklar eklenince gelecek adına kaygılarımız iyiden iyiye artmıştır.

Memur maaşları geçtiğimiz aydan itibaren resmi olarak erimiş, alım gücü 2019 yılının gerisine düşmüştür. Yapılan toplu sözleşme görüşmeleri sonucunda kararlaştırılan maaş zamlarının yetersizliği bir kere daha ortaya çıkmıştır. Yıllardan beri hedeflenen enflasyon rakamlarına ulaşılamadığı, her yıl gerçekleşen enflasyonun hedeflenen enflasyondan kat be kat fazla olduğu bilindiği halde kamu çalışanlarını ve emeklilerimizi hedef enflasyona endeksli bir maaş artışına mahkûm etmek hangi vicdanla bağdaşmaktadır.

Defalarca dile getirdiğimiz gibi dönem sonunda uygulanan enflasyon farkı, maaşlardaki erimeyi telafi etmeye de durdurmaya da yetmemektedir. Hal böyle olunca çalışanın ve emeklinin alım gücü her geçen yıl biraz daha azalmakta, geçim sıkıntısı biraz daha artmaktadır.

Küresel salgınla canla başla mücadele eden kamu çalışanlarının emeklerinin karşılığı, eriyen maaşlar, düşen alım gücü olmamalıdır. Gelecek kaygısı, geçim sıkıntısı memurun kaderi olmamalıdır. İçinde bulunduğumuz durumun hassasiyeti göz önünde bulundurulduğunda, piyasanın canlandırılması, çarkların döndürülmesi için ülkemizin en geniş tüketim kesimini oluşturan memur ve emekli ailelerine doğrudan gelir desteği sağlamak akılcı, çözüm odaklı bir yaklaşım olacaktır. Memurlarımızı olumsuzluklardan korumak ve geleceğe umutla bakmalarını sağlayabilmek için memurların maaş kaybını önleyecek düzenlemeler bir an önce hayata geçirilmelidir.” dedi.

Sözleşmeli personelin yaşadığı sıkıntıları bir kez daha gündeme getirmek üzere Kamu Denetçiliği Kurumuna başvuruda bulunduk.
Yıllardan beri sözleşmeli personelin sorun ve taleplerini her platformda gündeme taşıyan Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, yaşanan adaletsizliği bu kez de Ombudsman’a taşıdı.

KAHVECİ: SÜRELİ, SÜRESİZ SÖZLEŞMELİ AYRIMINA SON VERİLMELİ

Genel Başkan Önder Kahveci, “Kamu hizmetlerinin yürütülmesinde adaletsizliği ortaya çıkaran, güvencesiz bir istihdam biçimi olan sözleşmeli istihdam modeline son verilmesine yönelik çağrılarımızı sürekli olarak dile getirdik.

Süreli ve süresiz sözleşmeli gibi kendi içinde dahi ayrımcılığa tabi tutulan bu duruma son verilerek tüm sözleşmelilerin kadroya geçirilmesine ilişkin olarak Kamu Denetçiliği Kurumu’na başvuruda bulunduk.

Kamudaki değişik istihdam modelleri ücretler ve sosyal haklarda farklılıklar ortaya koymakta bu durumda çalışma barışını zedelemektedir.

Bu nedenle, her ne isim altında olursa olsun sözleşmeli istihdamına son verilmeli, mevcut sözleşmeli personel ise kadroya geçirilmelidir.

Bugüne kadar tüm sözleşmelilerin talep ve beklentilerini dile getiren Türkiye Kamu-Sen onların haklarını her platformda aramaya devam edecektir” dedi.

Türkiye Kamu-Sen olarak, Koronavirüs ile mücadele kapsamında Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığı’na yazı göndererek engellilerin, süt izni kullananların, hamilelik haftasına bakılmaksızın tüm hamile çalışanların, Sağlık Bakanlığı’nda görev yapan kanser hastalığı ve organ naklide dahil diğer kronik rahatsızlığı bulunan çalışanların hiçbir ayrıma tabi olmaksızın idari izinli sayılmasını istedik.

Daha önce Koronavirüs kapsamında alınan tedbirler gereğince bilindiği gibi kamu çalışma hayatına yeni düzenlemeler getirilmişti. Normalleşmeyle birlikte mesai düzenine geçildi ancak ortaya çıkan bazı belirsizliklerin giderilmesi noktasında Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığı’na gönderdiğimiz yazı ile bu belirsizliklerin bir an önce giderilmesini talep ettik.

“Bugüne kadar verdiğimiz mücadele ile kamu görevlilerinin sahip olduğu hakların büyük çoğunluğunda emeği ve imzası olan ve her türlü olumsuz şarta rağmen üye sayısını istikrarlı bir biçimde artıran Türkiye Kamu-Sen ve bağlı sendikalarımız, siz değerli teşkilat mensuplarımızın gayretleriyle, bu süreçten de büyüyerek çıkacaktır” diyen Kahveci, “Ürettiği fikirler, geliştirdiği öneriler, getirdiği tedbirler ve geleceği öngören yaklaşımlarıyla Türkiye Kamu-Sen ve sendikalarımız bu sürecin yükselen yıldızı olacaktır” dedi.

Genel Başkan Kahveci;

“Kıymetli teşkilat mensuplarımız,

Hepinizin bildiği gibi tüm dünyayla birlikte ülkemizi de etkisi altına alan küresel salgın, birçok olumsuzluğu da beraberinde getirmiş, alınan tedbirler çerçevesinde hayat olağan seyrinin ötesine geçmiştir. Salgının, ekonomik ve sosyal boyutlardaki etkisiyle hayatımızı kökünden değiştireceği, bundan sonra hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı ifade edilmektedir.

Kuşkusuz ki bu değişimin en derin yaşanacağı alan, çalışma hayatı olacaktır. Yıllardan beri “Sendika 4.0” projemizle de dile getirdiğimiz üzere bazı mesleklerin ortadan kalkması, yeni mesleklerin ortaya çıkması, yüksek oranlı işsizlik, düşük ücretler, evden eğitim, uzaktan çalışma, esnek istihdam, yapay zekalı robotların iş hayatına katılması gibi büyük bir dönüşüm süreci bizleri beklemektedir.

Dünyanın yeni bir evreye girdiği bu dönemde çalışanlarımızın hak ve menfaatlerinin korunup geliştirilmesi yolundaki sendikal mücadelemiz çok daha büyük bir önem kazanmış, tüm toplumun kaderini etkileyecek raddeye ulaşmıştır. Bu noktada kamu görevlilerini temsil edecek yetkili sendikaların vereceği samimi mücadele gelecekteki yol haritamızda belirleyici bir rol oynayacaktır.

Covid-19 salgını çerçevesinde alınan tedbirlerden bir tanesi de kamu görevlilerimizi temsil eden sendikaların üye sayılarının tespitlerinin 15 Mayıs’tan 15 Temmuz’a ertelenmesi olmuştur. Buna paralel olarak üye oldukları sendikaları değiştirmek isteyen kamu çalışanlarımız açısından bu tarih 12 Haziran’da sona erecektir.

Bugüne kadar verdiğimiz mücadele ile kamu görevlilerinin sahip olduğu hakların büyük çoğunluğunda emeği ve imzası olan ve her türlü olumsuz şarta rağmen üye sayısını istikrarlı bir biçimde artıran Türkiye Kamu-Sen ve bağlı sendikalarımız, siz değerli teşkilat mensuplarımızın gayretleriyle, bu süreçten de büyüyerek çıkacaktır.

İlkemiz önce ülkemiz düsturu ile yürüttüğümüz; çalışan, üreten, yol gösteren sendikacılık anlayışıyla beslediğimiz mücadelemiz, bugün dünyanın içinden geçmekte olduğu bu değişim döneminde kamu görevlilerinin en fazla ihtiyaç duyduğu olguları bünyesinde barındırmaktadır. Bundan sonra gerçek anlamda milli sendikalara ve yol gösterici anlayışa her zamankinden fazla ihtiyaç vardır. Ürettiği fikirler, geliştirdiği öneriler, getirdiği tedbirler ve geleceği öngören yaklaşımlarıyla Türkiye Kamu-Sen ve sendikalarımız bu sürecin yükselen yıldızı olacaktır.

Salgın sürecinde başta sağlık çalışanlarımız olmak üzere tüm kamu çalışanları takdire şayan bir gayret gösterdi. Hepimiz çok çalıştık, çok yorulduk ama asıl mücadele bundan sonra başlıyor. Yeni normal olarak adlandırılan bu dönemde yetkiyi alarak geleceğe emin adımlarla yürümek; 12 Haziran’da sendika değiştirmek isteyen kamu görevlileri ile ilk aşaması, 15 Temmuz’da da bizlerle yürümek isteyen yeni üyelerimizle kucaklaşacağımız ikinci aşaması tamamlanacak yetki sürecinde, hep birlikte göstereceğimiz azim, gayret ve kararlılıkla mümkün olacaktır.

2021 yılında gerçekleştirilecek toplu sözleşme görüşmelerine yetkili konfederasyon olarak katılmak, sendikalarımızın yetkiyi alarak kamu çalışma hayatında geleceği inşa etme noktasında belirleyici olmak için önümüzde tarihi bir dönemeç bulunmaktadır. Olağanüstü bir dönemden geçtiğimiz bu günlerde, kamu görevlilerimizi gerçek anlamda temsil edecek erdemli ve iradeli sendikalara duyulan ihtiyaç, Konfederasyonumuzun yetkiyi almasıyla giderilecektir. Bu tarihi günlerde her bir teşkilat mensubumuzun omuzlarında tarihi sorumluluk bulunmaktadır. Belki de kamu görevlilerimiz açısından köprüden önceki son çıkış imkânı sunan bu günleri iyi değerlendirerek geleceğe Türkiye Kamu-Sen mührünü vurmak siz kıymetli ve vefakâr teşkilat mensuplarımızın ellerindedir. Geleceğin çalışma hayatının şekilleneceği dönemde, Türkiye Kamu-Sen ve sendikalarımızın söz ve imza sahibi olması adına her zamankinden fazla gayret göstereceğinize inanıyor, bu kutlu yolda tüm teşkilatımıza muvaffakiyetler diliyorum. Niyet hayır, akıbet de hayır olur inşallah”

Konfederasyonumuza bağlı sendikalarımızın haberlerinin yer aldığı 3. dijital gazetemiz sizlerle buluştu.

Gazetemizin tamamını www.kamusen.org.tr üzerinden okuyabilirsiniz