2022 ve 2023 yıllarını kapsayan Toplu Sözleşme döneminin tamamlanmasının ardından 26.08.2021 tarihinde Şube Başkanlarımız ve İl Temsilcilerimiz ile online olarak değerlendirme toplantımızı gerçekleştirdik.
Toplantıya Genel Başkanımız Osman Eksert, Genel Başkan Yardımcılarımız Hüseyin Aslan, Bayram Ali Oymak, Kadir Polat, Nebi Yay, Vedat Ulu, Gürkan Orhan ve Şube Başkanlarımız ve İl Temsilcilerimiz katıldı.
Genel Başkanımız Osman Eksert süreci anlatarak, “Toplu sözleşme görüşmelerinin başlamasından son anına kadar sürece katkıda bulunmak adına bütün gücümüzle mücadele ettik. Bu süreçte hedefimize memurlarımız ve memur emeklilerimizin refahını koyduk ve masaya oturduğumuz ilk andan itibaren
Memurun geçmiş yıllara yönelik zararlarının telafi edilmesi için 600 TL seyyanen zam,
2022 yılı için Ocak ayı itibariyle yüzde 21 zam, yüzde 3 refah payı, 2023 yılı için ise yüzde 17 zam oranı ile yüzde 3’lük refah payı,
Sözleşmeli çalışanların tamamının kadroya geçirilmesi,
Yardımcı Hizmetler Sınıfı çalışanlarının GİH’e geçirilmesi,
3600 ek göstergenin Türkiye Kamu-Sen’in yapmış olduğu çalışmalar doğrultusunda hayata geçirilerek, 4 grup ile sınırlandırılmadan tüm kamu görevlilerine verilmesi,
Vergi dilimlerinin belirli bir oranda sabitlenmesi,
Aile, çocuk, giyim yardımlarının artırılması,
Servis ve yemek hizmetinin tüm kamu çalışanlarına sunulması, hizmetin sağlanma imkanı olmayan yerlerde ücretinin ödenmesi,
Enflasyon farkının ise TÜFE’nin maaşlara yapılan oransal artışların üzerine çıktığı aydan itibaren ödenmesi,
Yılda iki kez dini bayramlar öncesinde tüm kamu görevlilerine “Bayram İkramiyesi” ödenmesi,
Memur maaşını oluşturan bütün kalemler ile ek ödeme, döner sermaye, ek ders, fazla mesai, ikramiye gibi tüm ödemelerin emekli keseneğine dâhil edilmesi,
Görevde yükselme sınavlarının düzenli hale getirilmesi ve ilk atamalarda her türlü istismara açık olan sözlü sınav uygulamasının kaldırılması,
Temel mali taleplerimizin gerçekleştirilmemesi halinde masadan kalkacağımızı beyan ettik ve sonuçta hükümetin sunduğu zam teklifinin de yetersiz olması ve ne seyyanen zam teklifimizin ne de refah payı talebimizin karşılanmaması, söz verildiği halde sözleşmelilerin kadroya alınmaması, yardımcı hizmetler sınıfı çalışanlarından lisans mezunlarının GİH’e geçirilmemesi, vergi dilimlerinde düzenleme yapılmaması nedeni ile masada yer almadık.
Türkiye Kamu-Sen olarak bilgi birikimimiz ve masadaki varlığımız ile alınan zam oranları son 10 yılın en yüksek zam oranları olmakla beraber, beklentilerimizin ve taleplerimizin çok altındadır. Bu haliyle kamu görevlilerimizi yoksulluk sınırı altında bırakan zam oranlarını kabul etmemiz mümkün değildir” dedi.
Genel Başkanımızın konuşmasının ardından Şube Başkanlarımız ve İl Temsilcilerimiz ile istişarede bulunuldu.