Sosyal güvenlik, toplumsal hayatımızın en önemli yapı taşlarından biridir. Toplumun tüm fertlerinin gelecek kaygısı taşımadan yaşlılık, hastalık, sakatlık ve işsizlik gibi durumlarda, mensubu olduğu devleti tarafından korunup gözetilmesi ve güvence altına alınması, o devletin vatandaşına verdiği değeri ortaya koyması açısından önemlidir.
“İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” yaklaşımı içinde olan bir devletin vatandaşına müşteri muamelesi yapması düşünülemez. Kendisine müşteri muamelesi yapılan vatandaşın ise devlete tüccar gözüyle bakması kaçınılmazdır. Müşteri satıcı ilişkisinde karşılıklı menfaatler söz konusu iken; devlet vatandaş ilişkisinde karşılıklı hoş görü, sadakat ve fedakarlık vardır.
Bu nedenle sosyal güvenliği alınıp satılan bir ticari maldan çok; devletin vatandaşına sağladığı bir hizmet olarak görmek ve bu ilişkinin içinde sosyal devlet olmanın temel prensiplerini aramak gerekmektedir.
Sosyal Güvenlik Kanununu Bilgisayarınıza İndirmek İçin Tıklayınız