Atatürk

SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİNDE REFORM ÖNERİSİNE ELEŞTİRİMİZ

03 Ekim 2005, Pazartesi | 16:08

1- Yeni sosyal güvenlik sistemi ile halen tüm dünyada uygulanmakta olan Bismarck modeli terk edilerek yeni bir model getirilmektedir. Ancak bu model halen uygulanmakta olduğu ülkelerde reforma uğrayarak uygulanmaya devam etmektedir.

2- Önerinin özünde, bu günkü durumun faturası tamamen mevcut sisteme ve iştirakçilere kesilmektedir. Sistemdeki tıkanmanın en büyük sebebinin son 15 yılda hükümetlerin popülist kararları ve yanlış uygulamaları olduğu göz ardı edilmiştir. İştirakçilerin ödedikleri primlerin sigortalılara dönüşüne izin vermeyip bütçe açıklarını kapatmakta kullananlar siyasi iktidarlardır. Bu nedenle öneride yoksullara gitmesi gereken kaynağın sigorta açıkları için kullanıldığı tespiti gerçekçi değildir.

3- Öneri ile sistemin özerkliği tamamen ortadan kalkmakta ve yönetim bir bakanlığa bağlanmaktadır.

4- Ülkemizdeki ekonomik istikrarsızlık ve yoksulluğun sebebi mevcut sosyal güvenlik sistemine bağlanmakta ve yakın gelecekte bu yüzden toplum barışının yok olacağı belirtilmektedir. Bu yaklaşım, sistemin tamamen kaldırılması durumunda ekonominin düzeleceği, ülkenin sıkıntıdan kurtulacağı ve toplumsal barışın yeniden güçleneceği gibi anlamsız bir sonuç çıkarmaktadır.

5- Önerilen sistem, sosyal güvenliği, tam anlamıyla tek bir bakanlığa bağlı devlet kurumu haline getirmektedir.

6- Bürokrasinin arttığı ve yapının daha da hantallaştığı devasa bir kurum sorunları azaltmaktan çok arttıracaktır.

7- Sosyal sigortalarda haklar kısıtlanmakta, yükümlülükler ise artırılmaktadır.

8- Sağlık sigortasında koruyucu hekimliğin yükü sigortalılara yüklenmektedir.

9- Sağlık hizmetlerinin özel sektöre devrinin önü açılmaktadır.

10- Sosyal yardım ve sosyal hizmet sisteminde özel sektörden hizmet satın alma uygulamasına geçilmektedir.

11- Sosyal yardımlaşma ve dayanışma fonu mevcut hali ile kalmaktadır.

12- Sistem sosyal diyaloğa kapatılmaktadır.

13- Aylık bağlama oranlarındaki azalmalar dikkate alındığında emekli maaşlarının yaklaşık yüzde 50 oranında azalacağı sonucu çıkmaktadır. Ancak prim ödeme gün sayısı artırılacağı için emeklilerin alacakları maaşlar cari olarak azalmayacaktır. Bu bir anlamda göz boyamadır.

14- Yeni sistemin finansmanının boyutları çok yüksek olacaktır. Aktüeryal hesapların yapılmasını mümkün kılacak veriler teklifte bulunmamaktadır.

15- Bu denli büyük boyutlardaki bir reformu finanse edecek kaynak şu anda bütçede bulunmamaktadır. Bu konuya değinilmemiştir.

16- Nitelikli eleman ihtiyacının karşılanması mümkün değildir.

17- Dünyadaki ekonomik ve konjontürel gelişmeler dikkate alındığında, prim ödeme gün sayısının 9 bin güne çıkarılması, sistemden emekli olmayı imkansız hale getirmektedir.

18- Kayıt dışılık ve istihdam konusunda alınacak önlemler belirsizdir.

19- Sistemin kontrolünün nasıl sağlanacağı açık değildir.

20- Bir bakanlığa bağlanacak olan sistemde popülist ve keyfi uygulamaların önüne geçmek için uygulanacak tedbirler belli değildir.

21- İstihdam odaklı politikalar uygulanmadan, iş güvencesinin olmadığı bir ortamda önerilen sistemin etkili olması mümkün değildir.

22- Önerilen sistemin gerekçesinde yalnızca mevcut sorunlar bulunmaktadır. Oysa sorunların çözümü sorunu doğuran nedenlerde aranmalıdır.

23- Ülkede çalışan, çalışmayan, varlıklı, yoksul tüm nüfus için tek bir kurum kurulmaya çalışılmaktadır. Bu (şimdilik) 70 milyon kişinin sorunlarının tek bir bakanlık çatısı altında çözülmeye çalışıldığı dev bir bürokratik yapı anlamına gelmektedir.

24- Sağlık hizmetlerinin özel sektörden satın alınması büyük sorunlar doğuracaktır. Mevcut uygulamada dahi yapılan yolsuzluklar ürkütücü boyutlara ulaşmışken, tüm hizmetlerin özel sektörden sağlanmasının sonuçları ülkemiz açısından büyük sorunlar doğurabilir.

25- Sağlıkta Dönüşüm Projesi adı altında yürütülen devir ve finansman sağlama politikaları ile sağlık hizmetlerinin ticari bir mala dönüştürülmesi, katkı paylarının artırılması giderek yoksulluğu ve sağlık maliyetlerini artıracaktır.

26- Hastanelerin yerel yönetimlere devredilmesinin ardından, etkin ve yeterli sağlık hizmeti sunulması ülkemiz şartlarında imkansız hale gelecektir.

27- Sağlık hizmetlerinin özel sektörden satın alınması iletişimsizlik, denetimsizlik, kurumların ve sağlık personelinin bölgelere dağılımında adaletsizliklerin ortaya çıkmasına neden olacaktır.

28- Sosyal güvenlik kurumlarının ve devletin sağlık hizmeti üretmemeleri sonucunda fiyatlar tamamen özel sektör tarafından belirlenecektir.

29- Sağlık hizmeti üretmek yerine daha büyük maliyetlerle piyasadan satın alınacaktır.

30- Temel teminat paketinde bulunacak yardımların yönetmelikle belirlenecek olması, gelecekte sağlık hakkının korunması konusunda şüpheler uyandırmaktadır. Çünkü ileride kapsam istenildiği gibi daraltılabilecektir.

31- Reform önerisi ile 5 yeni kurum oluşturulmaktadır (Sosyal Koruma Kurumu, Emeklilik Sigortası Kurumu, Genel Sağlık Sigortası Kurumu, Sosyal Yardım ve Hizmetler Kurumu ve İş-Kur). Mevcut kurumların özerk yönetime kavuşturulup, ıslah edilerek işlevlerini sürdürmesi daha ekonomik iken 5 yeni kurum oluşturmanın kaynak tasarrufu sağlayacağını iddia etmek gerçekçi görünmemektedir.

32- Bu önerinin sosyal devlet ilkesiyle bağdaşması mümkün değildir.

SOSYAL GÜVENLİK REFORMU ÖNERİLERİMİZ

1- Sosyal güvenlik sistemimizin sorunları mevcut yapı üzerinde bazı düzenlemeler yapılarak çözülmelidir.

2- Sosyal güvenlik sisteminin yönetimi sosyal tarafların eşit olarak temsil edildiği özerk bir şekilde yeniden yapılandırılmalıdır.

3- Sosyal sigorta ile sosyal yardım ve hizmetler sistemi birbirinden ayrılmalıdır.

4- Devlet her iki sisteme de belli oranlarda katkıda (transfer) bulunmalıdır.

5- Sosyal sigorta yalnızca prim ödeyen ve gerekli şartları haiz emeklileri; sosyal yardım sistemi ise istihdam durumuna bakılmaksızın yoksul, bakıma muhtaç ve dar gelirliler olmak üzere tüm toplumu kapsamalıdır.

6- Sağlık kuruluşları kesinlikle yerel yönetimlere devredilmemeli, devlet sağlık hizmeti vermeye devam etmelidir.

7- Sosyal sigorta kapsamındakilerin sağlık giderleri sosyal sigorta sistemi; sosyal yardım kapsamındaki kimselerin sağlık giderleri ise sosyal yardım ve hizmetler sistemi tarafından finanse edilmelidir.

8- Sosyal sigorta ve sosyal yardım ve hizmetler sisteminin birbirinden bağımsız bir yapıya kavuşturulmasıyla birlikte sosyal sigorta sisteminden sosyal yardım sistemine fon ve kaynak aktarımı da önlenmelidir.

9- Emeklilik yaşı, prim ödeme gün sayıları ve prim ödeme oranları mevcut haliyle korunmalı, bu haklar geriye götürülmemelidir.

DİĞER HABERLER
HABERLER

Sosyal Medyada TÜRK BÜRO-Sen

GENEL BAŞKAN

TÜRKEŞ GÜNEY

TÜRK BÜRO-SEN GENEL BAŞKANI